Okunma: 703 kez
Gözlerimizi kapadigimizda çevreden bize yaklasan veya bizden uzaklasan araçlarin seslerini taniyabiliyorsak, neyin yaklasip, neyin uzaklastigini anlayabiliyorsak bunun açiklamasini, Doppler’e borçluyuz.Doppler Olayi,hareket eden cisimlerin yönlerini ve hizlarini bulmamiza yarar. Bir demir yolu peronununda beklediginizde size yaklasan ve sizden uzaklasan tren düdüklerindeki seslerin nasil degistigini animsiyor musunuz?
Yaklasan tren düdügünün sesi tizlesir; uzaklasananinki peslesir.
Tren size yaklasirken ses üreten dalga merkezleri de size yaklasmakta
ve sesin dalga boyu giderek küçülmektedir. Dalga boyunun küçülmesi
demek, frekansin (birim zamandaki titresim sayisinin) artmasi demektir.
Tren düdügünün perdesindeki degisim oraninin ölçülmesi, trenin
istasyona yaklasma hizinin ölçülmesine olanak saglar. Yildizlarin ve
galaksilerin hizlarini ölçmek için de ayni ilke kullanilir.
Rus
bilimci A. A. Friedman, genel göreliligin temel denklemlerinin bir
çözümüyle "evrenin genisledigi"ni bildirdi(1922). Buna göre evrendeki
madde yogunlugu düzenli dolarak azaliyor ve galaksiler arasi uzakliklar
artiyor olmaliydi. Uzaklasan galaksiler, genlesen evren. Gökbilimciler,
genel göreliligin bu varsayimini dogrulamak için Doppler olayini
kullandilar.
Kütlesel çekim alani, isigin yalniz dogrultusunu
degil, dalga boyunu (dolaysiyla frekansini) da degistirir. Kütle çekimi
altinda cisme dogru gelen isik demetinin dalga boyu azalir (frekansi
artar), isik, mavi görünür. Kütle çekiminden uzaklasarak gelen bir isik
demetinde ise dalga boyu artar (frekans küçülür), isik, kirmizi
görünür.Bir çok galaksinin hizi ölçüldü ve Tayf çizgilerinin, tayfin
kirmizi ucuna dogru kaydiklari görüldü. Kirmiziya kayma denen bu olay,
galaksilerin bizden uzaklastigini gösteriyordu. Bilim adamlari, daha
uzak galaksilerin hizlarinin daha büyük gözüktügünü buldular. Kirmiziya
kayma, gözlenebilen en uzak galaksilerinki saniyede 60 bin kilometre ve
daha büyük hizlarda olmak üzere, galaksilerin gerçekten birbirinden
uzaklasmakta oldugunu kanitladi.
Astronomi Biliminde Doppler
Fizikteki
Doppler olayina göre yapilan hesaplara göre bize yaklasmakta olan gök
cisimleri maviye, bizden uzaklasmakta olan gök cisimleri ise kirmiziya
kaymaktadir. Doppler olayini kullanarak astronomlar uzaydaki cisimlerin
bize dogru gelmekte oldugunu veya bizden uzaklasmakta oldugunu
saptayabilmekteler. Ama vardiklari kesin sonuca göre daha çok
uzaklasmaktadirlar. Baska bir deyisle, evren genislemekte oldugundan
bir merkezi dikkate alarak tüm gökadalar, nebulalar ve diger gök
cisimleri, hem birbirlerinden hem de bizden uzaklasmaktadirlar. Bize
dogru gelenler ise daha azdir.
Yakinlasip Uzaklasma
Yakalanan
dalgalarin iki dalga tepesi arasindaki düsme mesafesi bulunarak cismin
yakinlasip veya uzaklastigini bulabiliriz yani fizikteki Doppler olayi
ile , uzaktan korna çalarak yaklasan bir araçtan sesin kalin oldugunu
isitiriz araç yaklastikça ses incelir ve önümüzden geçerken sesin en
ince durumu isitilir, giderek uzaklasirken ise tekrar kalin ses
isitilir , bu olayi isiga uyarlarsak uzaklasan cismin dalga boyu
artacagi için kirmizi'ya kayma , yakinlastiginda ise mor'a kayma
görülür .
Hoparlör Sistemlerinde Doppler Distorsiyonu
1.Doppler Etkisi
“Bir
dinleyici sabit bir ses kaynagina dogru hareket etmekteyken duydugu
sesin tonu sabit durdugu takdirde duyacagindan incedir (frekansi
yüksektir). Dinleyici sabit ses kaynagindan uzaklasmakta iken ise sabit
durdugu zamankinden daha kalin bir ses duyar. Dinleyicinin sabit
durdugu, ses kaynaginin hareket ettigi durumlarda da ortaya çikan sonuç
benzerdir.
… Sabit frekansli bir ses kaynagi bir duvara dogru
hareket ettirildiginde dinleyici iki ayri frekansta ses duyar.
Bunlardan biri dogrudan ses kaynagindan gelir ve hareketin etkisiyle
titresimin orijinal tonundan kalin duyulur, digeri ise duvardan yansir
ve orijinal tondan ince duyulur.”
2.Doppler Distorsiyonu
Hoparlör
konisine 50 ve 1000 Hz gibi iki ayri sinyal gönderildigi kabul
edilirse, Doppler Etkisi sonucu Doppler Distorsiyonu meydana gelir.
Hoparlör 1000 Hz’i üretirken 50 kez de ileri geri hareket eder.
Hoparlör konisi ileri gittigi zaman Doppler etkisinden dolayi 1000
Hz’lik sinyalin frekansinda yükselme olusur. Koni geri gittigi zaman
frekansta düsme olur. Frekansin ne kadar ve nasil degisecegi 50 Hz’lik
sinyalin genligine ve dalga biçimine baglidir. Örnegin 50 Hz’lik sinyal
üçgen bir dalga oldugunda 1000 Hz’lik sinyal yerine saniyede 50 kere
daha yüksek ve alçak iki ayri frekansta sinyal sirayla üretilir. Buna
karsilik 50 Hz’lik sinyal sinüsoidal oldugunda 1000 Hz’lik sinyal
yerine 50 Hz’lik sinyalin genligine bagli olarak degisecek bir alt ve
üst limit arasinda sürekli degisen frekansta sinyal üretilir. Yalnizca
50 Hz’lik sinyalin tepe noktalarinda tam 1000 Hz’lik bir sinyal
üretilir.
Doppler distorsiyonu bir çesit frekans modülasyonu
distorsiyonudur. Ortaya çikan distorsiyonun sesin netligini azalttigi
ve harmonik distorsiyona göre daha rahatsiz edici oldugu kabul
edilmektedir.
“Hoparlör yüzeyi büyüdükçe ayni ses basinç
seviyesini elde etmek için gereken hareket genligi küçülmekte, diyafram
hizi düsmekte, dolayisiyla Doppler Distorsiyonu azalmaktadir. Hunili
hoparlörlerde hoparlör yüzeyi ses dalgalarinin normal hava basincina
maruz kaldigi agiz kismidir (huninin genis kismi).”
Pratikte
hareketli bobinli tipik bir hoparlörün huni agzi kadar büyük
yapilmasinin çesitli sakincalari vardir. Bu nedenle hunili hoparlör
sistemleri, çok sayida küçük hoparlör kullanimi, elektrostatik veya
dinamik büyük alanli diyafram kullanimi gibi yöntemlerle Doppler
Distorsiyonu azaltilmaya çalisilmaktadir. Elbette her yöntemin kendine
özgü kuvvetli ve zayif yanlari vardir. Kolon imalati agirlik, hacim,
maliyet, frekans yanitsamasi, randiman gibi birçok etken arasinda
tercihte bulunmayi gerektirir. Ayrica yapim kalitesi de ses kalitesini
büyük ölçüde etkilemektedir. Piyasada her tipten çesitli kalitede
örnekler mevcuttur. Hoparlör seçiminde kullanim amaci, kullanicinin
kisisel tercihleri, dinleme odasinin büyüklügü ve diger cihazlarin
özellikleri gibi etkenlere de dikkat etmek gerekir.
Yarasalarin Sonar Sistemi
Yarasalarin
sonar sistemi üzerinde yapilan arastirmalar, daha da sasirtici sonuçlar
ortaya koymustur. Hayvanin algilayabildigi frekans araligi çok dardir,
yani ancak belli frekanstaki sesleri algilayabilir. Ancak iste bu
noktada çok önemli bir sorun ortaya çikmaktadir. Doppler etkisi denen
fizik kuralina göre, hareket halindeki bir cisme çarpan sesin frekansi
degisir. Bu yüzden, yarasa kendisinden uzaklasmakta olan bir sinege
dogru ses dalgalarini yaydiginda, dönen ses dalgalari yarasanin
duyamayacagi bir araliga düsecektir. Bu nedenle yarasanin hareketli
cisimleri algilamada büyük zorluklar yasamasi gerekir.
Ama böyle
olmaz. Yarasa her türlü cismi kusursuzca algilamaya devam eder. Çünkü
yarasa, Doppler etkisini bilirmiscesine, hareketli cisimlere dogru
yolladigi ses dalgalarini degistirir. Örnegin kendisinden uzaklasan
sinege en yüksek frekansli ses dalgasini yollar ki, ses geri döndügünde
duyamayacagi kadar düsük bir frekansa inmesin.
Etiketler:
Bilimler
Fizik
Doppler Etkisi
Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum yazabilirler. Lütfen hesabınıza giriş yapınız veya kayıt olunuz. |