Başka mecralarda görmüş duymuş olabilirsiniz, geçtiğimiz haftalarda Richard Dawkins’in son kitabı Gerçeğin Büyüsü Kuzey Yayınları‘ndan çıktı. Şahane çeviri İstem Fer’ciğimin ellerinden, editörlüğü benden. Tivitlerde, feybuklarda arada kaynayıp gidiyor, o yüzden buradan sizlerle kitap ile ilgili düşüncelerimi ve hislerimi iki kelam paylaşayım istiyorum.

(Fotoğraf ve halı Uygar Polat’a ait)

Öncelikle bu kitabın kesinlikle ama kesinlikle sadece çocuklar için olmadığının altını çizmek istiyorum. Dawkins’in biyoloji ve evrim ile ilgili diğer kitaplarının dili ya da içeriği çoğu zaman ‘yeni başlayanlar’ için ağır olabiliyor. Genellikle belli bir bilim okurluğu seviyesi gerektiriyor bu kitaplar. Eğer bu konulara yeni yeni ilgi duymaya başladıysanız bu kitap tam size göre. Fakat kitap sadece evrimle ilgili değil. Bütün bölümler, keyifli mitolojik öyküler, batıl inanışlar veya şehir efsaneleriyle başlıyor ve daha sonra Dawkins bunları bilimsel yönden açıklıyor. Özetle, dünyaya bilimsel ve şüpheci bir gözlükten bakmanın örneklerini veriyor, yol yordam öğretiyor.

Ama, kitabı okumanız ve sevmeniz için bilim okurluğunda yeni olmanıza gerek yok, zira ben okurken bilmediğim bir sürü şey öğrendim, bildiklerimi de bu kitabın formatında okumak çok keyifliydi. O yüzden her halükarda keyif alacağınıza eminim. Benim kitabı çok heyecanla beklememin ve bu kadar sevmemin en önemli bir başka sebebi de, kitabın ilüstrasyonlarının Dave McKean tarafından yapılmış olmasıydı.

Kim bu Dave McKean biliyor musunuz? Hani Yıldız Tozu kitabının (sonradan filmi de yapılan) yazarı Neil Gaiman’ın şahane bir Sandman serisi var, çizgiroman. (Türkçe’ye çevrildi, hastası olursunuz). Dave McKean o serinin kapaklarını yapmıştı ve resmen kitaplara bambaşka bir boyut katmıştı.

Ben bu kapaklara baktıkça, yav bu tarz, bu renkler, bu bu bu bana biyerden tanıdık geliyoğ diye düşünüp, Dave McKean’i araştırınca, kendisinin meğersem şu dünyada en sevdiğim albümlerden biri olan Dream Theater’ın Scenes From a Memory’sinin kapağını da tasarlayan kişi olduğunu öğrendim! (Ve daha pek çok CD kapağını da) Dave McKean’in kendine ait çizgiromanları da var (benim henüz okumaya fırsatım olmadı).

Bunlar benim McKean’i kayıtsız şartsız sevmem için yeterli sebepler iken, bir de karşıma Dawkins’in bu şahane kitabının ilüstrasyonları ile çıkınca tabi ki sevinçten havalara uçtum.

Kitapla ilgili tek endişe ettiğim nokta, bölümlerden birinde Dawkins’in Maya uygarlığının geleneklerini biraz ürkünç bir şekilde anlatmış olması. Sanki ben çocuk olsam biraz tırsarmışım gibi geldi. Ama biraz :)

Kitabı okuyanlar düşüncelerini paylaşmaktan çekinmesinler (sanki kendim yazdım!). Keyifli okumalar.