20 EKİM 2016 PERŞEMBE

TÜRKLERDEN BAŞKA KİMSEYE YAR OLMADI

ABD, İngiltere, Irak ve İran’ın, iki yıl önce batı tarafından kurulan terör örgütü DAEŞ’e teslim ettikleri Musul’u geri almaya dönük operasyon başlattılar. Türkiye’nin önünü kesmeye dönük kirli oyunlar içeren operasyondaki bir başka amaç da ABD’nin 8 Kasım seçimlerinde iç kamuoyunu etkilemek. Şii Irak birlikleri, Türkiye’nin eğittiği Musullu Sünniler ve Barzani’ye bağlı birlikler Musul’u geri almak için ortak hareket ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise “bizim Musul'da kardeşlerimiz var. Bizim Musul’a duyarsız olmamız mümkün değil” dedi.


TÜRKLERDEN BAŞKA KİMSEYE YAR OLMADI

Yeni Söz / Haber Merkezi

Musul 641'den bu güne 27 kez el değiştirdi

MUSUL OPERASYONU BAŞLADI

2014 yılında terör örgütü DAEŞ tarafından işgal edilen Musul'u kurtarmaya yönelik operasyon dün resmen başladı. Irak'ın başına yerleştirilen İran, ABD ve İngiltere'nin kuklası Haydalr el İbadi, askeri üniformasını giyerek devlet televizyonunda konuştu. Kahraman edasına bürünen Başbakan görünümlü kukla vali İbadi, Musul'u DAEŞ'ten kurtaracaklarını ileri sürdü. Türkiye'ye karşı efelenen İbadi, önceki gün Musul'un Türkiyesiz kurtarılamayacağı söylemek zorunda kalmıştı.  

Türkiye'nin Fırat Kalkanı operasyonu ile ‘operasyon nasıl yapılır' dersi verdiği dünya, 4 yıldır Irak ve Suriye'yi kana bulayan ve bu bölgede kanlı emelleri olan şer odaklarına hizmet eden DEAŞ'ın Musul'dan çıkarılması için sounda harekete geçti.

Ağustos sonunda başlayan ve kısa sürede 1200 kilometrekareye yakın alanı DEAŞ'tan temizleyen Fırat Kalkanı operasyonunun ardından Ekim ayı başında yapılacağı söylenen operasyon, Irak'ın mezhepçi ve kukla Başbakanı Haydar el-İbadi'nin etrafına topladığı ‘komutan' kadrosuyla gece saatlerinde yaptığı açıklama sonrası resmen başladı.

İbadi, Irak devlet televizyonundan kahraman edasıyla yaptığı açıklamada, Musul'u DEAŞ'tan kurtarma operasyonunun başladığını belirterek, “kent merkezine sadece ordu ve polis güçlerinin gireceğini” söyledi. İbadi açıklamasında, operasyona katılacağı belirtilen ve tüm hazırlıklarıyla cephelere konuşlandırılan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) bağlı Peşmerge güçlerinden, Türkiye'nin eğittiği Musullu yerel güçlerden oluşan Ninova Muhafızları'ndan ve Şii milis gücü Haşdi Şabi'den söz etmedi.

Koalisyon havadan, asker ve milisler karadan

Açıklamanın ardından, Musul'u 3 cepheden kuşatan ve çok farklı amaçlar güttüğü halde ‘Musul pastasından büyük bir dilim almak' ortak amacında birleşen batılı ve Şii güçler havadan ve karadan bombardımana geçti. ABD ve Bağdat yönetiminin tüm itirazlarına rağmen, Türkiye'nin eğittiği 2000 kadar peşmerge de, muhtemel bir Sünni katliamına karşı emniyet kuvveti olarak operasyondaki yerini aldı.
Operasyona katılan Şii milislerin tam sayısı bilinemediği için kaç kişinin operasyonda yer aldığı net bilinmiyor. Ancak 60-80 bin kadar kara gücünün Musul operasyonuna katıldığı tahmin ediliyor. Musul'da ise 5 bin ila 7 bin arasında DEAŞ'lı terörist olduğu sanılıyor.

HER ŞEY FIRAT KALKANI İLE BAŞLADI

15 Temmuz işgal ve iş savaş girişiminin başarısız olmasının ardından “artık bitti” gözüyle bakılan Türk Ordusu'nun Erdoğan'ın talimatıyla, Siyonist Joe Biden Ankara'da yatağında uyurken başlattığı “Fırat Kalkanı” hamlesinin başarılı olması, batılı başkentler ile İran ve Irak yönetimini korkuttu. Türkiye'nin Musul'u da DAEŞ'ten temizleme hareketi başlatma ihtimaline bile tahammül edemeyen bu çevreler, alelacele harekete geçti. İbadi şehri kurtarabilirse “şehre sadece ordu ve polis güçlerinin gireceğini” söyledi.

ERDOĞAN: HER ŞARTTA MUSUL'DAYIZ

Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın ABD'deki Musul mesaisinin yanı sıra dış işleri yetkilileri de Bağdat'ta görüşmeler yaparken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Musul'la ilgili tarihi açıklamalarda bulundu. Sünni-Şii çatışmasına 'evet' diyemeyeceğimizi bildiren Erdoğan, "Ülkemizin ısrarla Musul operasyonunun dışında tutulmaya çalışılması, orada da DAEŞ bahanesiyle kurulmaya çalışılan mezhep çatışması kapanını bozacağımız bilindiği içindir. Biz oraya onun için sokulmak istenmiyoruz. Kendilerine aynı şeyi söyledik. Biz bir Sünni-Şii çatışmasına 'evet' diyemeyiz" dedi.

OPERASYONA KİM NE AMAÇLA KATILIYOR?

“Musul'u kurtarma” operasyonuna ABD öncülüğündeki koalisyon güçleri havadan destek veriyor. Kara operasyonlarına ise Irak ordusu ve polisi, Kuzey Irak Kürt Yönetimi'nin silahlı güçleri peşmerge, İran tarafından eğitilen Şii milis Haşdi Şadi ile Türkiye'nin Başika kampında eğittiği Ninova Bekçileri (Haşdi Vatani) katılıyor. ABD'ni derdi Musul petrolleri, İran ve Irak'ın derdi Musul'u Şii şehrine dönüştürmek, Ninova Bekçileri'nin derdi ise doğup büyüdükleri vatanlarını her türlü işgal ve sömürüden korumak. Şimdi Türkiye ile birlikte hareket eden Barzani yönetimi ise Musul'un sigorta olarak görüyor. DAEŞ'e düşen rol ise Musul'u kendisine tasma takanlara Musul'u ikram etmek. Türkiye ise Musul'un çakal ve sırtların elinde yem olmasına mani olmak istiyor.

ABD: Amerika'nın Musul'daki amacı öncelikle zengin petrol kaynaklarını korumak ve bölgede kendisine bağlı güçlerin etkin olmasını sağlamak. ABD her ne kadar operasyonlara sadece havadan destek veriyor gibi görünse de 500-1500 arası ABD'li teröristin Bağdat yönetimi askerlerine ‘danışmanlık' yaptığı biliniyor.

 Bağdat Yönetimi: Irak'ta Şii mezhepçiliği yapan ve Sünni halka kan kusturan Maliki'nin yerine geçen Başbakan İbadi, geldiği günden bu yana ABD'nin kuklası rolünü eksiksiz oynuyor. İbadi'ye bağlı yaklaşık 40 bin asker-polis operasyona katılıyor. Musul'u kuşatan 30 bin kadar asker, 2014 yılı haziran ayında, 1000 kadar DEAŞ'lı teröriste silahlarını bırakarak bölgeden kaçmıştı.

 Şii milis gücü Haşdi Şadi: DAEŞ'ın Musul'u ele geçirmesinden sonra Şii din adamı Ayetullah Ali es-Sistani'nin "cihat" çağrısı üzerine kurulan Haşdi Şabi, İran'a yakınlığı ve Sünnilere karşı mezhepçi yaklaşımıyla biliniyor. Musul operasyonları için ‘Kerbela'nın intikamını alacağız' açıklaması yapan mezhepçi katillerin, güç gösterisi için sık sık canlı bir kediyi parçalayıp çiğ çiğ yedikleri biliniyor. Musul operasyonuna 15 ila 20 bin kadar Şii teröristin katıldığı tahmin ediliyor.

 Ninova Bekçileri (Haşdi Vatani): Türkiye'nin Irak'ın kuzeyindeki Başika kampında eğittiği eski adı "Haşdi Vatani" olan Ninova Bekçileri adlı Sünni milis güçleri de harekata katılıyor. Bu güçler Başika kampında eğitim görmüş, iyi donanımlı ve yetkin bir grup. Musul'daki çatışmaların bir mezhep savaşına dönmemesi için bu Sünni grubun operasyona katılması "dengeleyici" bir faktör olarak görünüyor. Sayılarının2 bin kadar olduğu açıklandı.

Nakşibendi Ordusu: Nakşibendi Ordusu Musul'u savunmak için DAEŞ ve Şiilere karşı ayaklanma ve seferberlik çağrısı yaptı. Musul'da Sünni silahlı grupların en önemlilerinden olan Nakşibendi Odusu, otoritesini tanımayacağını açıkladığı DAEŞ ile çatışıyor.
 Peşmerge: Kuzey Irak Kürt Yönetimi'nin silahlı gücü olan peşmerge, Musul'u DAEŞ'tan kurtarma operasyonunda öncü güç olarak rol alıyor. Peşmerge güçleri, Musul çevresindeki operasyonlarda yer alacak ancak kent merkezine girmeyecek. Iraklı bir peşmerge komutanı, Musul'a üç koldan saldıracaklarını, operasyonlara yaklaşık 18 bin peşmergenin katılacağını açıklamıştı.

KOALİSYON ŞİMDİLİK ABD VE FRANSA'DAN İBARET

Musul'a yönelik kara harekâtı öncesinde ABD ve Fransa'ya ait uçaklar kentin doğusundaki DAEŞ hedeflerine operasyon yaptı. ABD, topçu atışıyla öncü harekâtı başlatarak bölgede ilk kez DAEŞ'i vurdu. Fransa, Musul operasyonuna hava desteği için Charles De Gaulle uçak gemisi ile bölgede bulunuyor. Avrupa'nın en büyük nükleer uçak gemisi Charles De Gaulle, 24 adet Rafale tipi savaş uçağıyla dün Kıbrıs'a geldi. Kıbrıs Rum kesimindeki İngiliz Ağrotur askeri üssüne komşu Limasol Körfezi'ne demirleyen Charles De Gaulle uçak gemisi, 2 bin mürettebatıyla Musul operasyonunda yer alıyor. Musul gelişmeleri 

Türkiye zaten 690 teröristi etkisiz hale getirdi

Türk Silahlı Kuvvetleri, Musul'un kuzeyindeki terör örgütü DEAŞ üyelerine yönelik mücadelesini 17 Aralık 2015'ten bu yana yoğun olarak sürdürüyor. Bu sürede terör örgütüne ait hedeflere Fırtına obüsleriyle 3 bin 537, tanklarla bin 128, zırhlı muharebe araçlarıyla 870, havanla bin 285 olmak üzere toplam 6 bin 820 atış gerçekleştirildi. Atışlar sonucu terör örgütü DEAŞ'a ait 555 bina ve barınak, 106 araç, 34 Katyuşa mevzisi, 5 top, 1 çok namlulu roketatar, 11 Doçka mevzisi imha edildi, 690 terörist etkisiz hale getirildi. Musul'da başlatılan kurtarma harekatında en önemli noktayı buradan kaçabilecek terör örgütü DEAŞ üyeleri oluşturuyor. Musul'dan kaçan teröristlerin büyük oranda Rakka ya da El Bab'a gitmesi öngörülüyor. Bu durum da koalisyon ülkelerinin koordineli olarak söz konusu iki hedefi vurmasının önemini ve gerekliliğini ortaya koyuyor.

Şii milis ve askerler DEAŞ'tan daha tehlikeli olabilir

Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salihi, Musul operasyonuyla ilgili yaptığı açıklamada, Musul içindeki türkmen teşkilatların ve halkın da direnişe geçtiğini, Musul Üniversitesi içinde yaşanan çatışma neticesinde teröristlerin bölgeden çıkarıldığını, DEAŞ militanlarının da hemen hemen savaşmadan bölgeleri terk ettiğini söyledi.

500 Türkmen'in de Başika tarafında hazır beklediğini, bunun yanında diğer aşiret güçlerinin teyakkuzda olduğunu belirten Salihi, “Gönül isterdi daha fazla olsun ama merkezi hükümetten destek görmediğimiz için kendi kendimizi eğiterek; Türkiye'nin de desteğiyle Başika Kampı'nda eğittik ve operasyonda yer alacaklar” dedi.

Musul ve bütün Türkmen bölgelerinde 2014 DEAŞ sonrası PKK terör örgütünün karargahlar açtığını, PKK'nın anlaşmazlık bölgelerine gelmesinden büyük endişe duyduklarını söyledi. PKK tehlikesine karşı herkesi uyardıklarını ancak Türkmen bölgelerinin merkezi hükümetin ihmali neticesinde teröre terk edildiğini de belirten Salihi, “Gelen güçler Türkmenler için daha tehlikeli olabilir” dedi.

Koalisyon şimdilik ABD ve Fransa'dan ibaret

Musul'a yönelik kara harekatı öncesinde ABD ve Fransa'ya ait uçaklar kentin doğusundaki DEAŞ hedeflerine operasyon yaptı. ABD, topçu atışıyla öncü harekâtı başlatarak bölgede ilk kez DEAŞ'ı vurdu. Fransa, Musul operasyonuna hava desteği için Charles De Gaulle uçak gemisi ile bölgede bulunuyor. Avrupa'nın en büyük nükleer uçak gemisi Charles De Gaulle, 24 adet Rafale tipi savaş uçağıyla dün Kıbrıs'a geldi. Kıbrıs Rum kesimindeki İngiliz Ağrotur askeri üssüne komşu Limasol Körfezi'ne demirleyen Charles De Gaulle uçak gemisi, 2 bin mürettebatıyla Musul operasyonunda yer alıyor.

Türkiye'den Bağdat'a önemli ziyaret

Öte yandan Dışişleri Bakanlığından bir heyet Irak'ta yaşanan son gelişmeleri değerlendirmek üzere Bağdat'a gitti. Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ümit Yalçın başkanlığındaki bir heyet, başkent Bağdat'ta heyetler arası görüşmelerde bulunacak.

7 köy kurtarıldı 2 canlı bomba etkisiz hale getirildi

Görüşmelerde, Başika Kampı'ndaki Türk kuvvetlerinin durumu, Musul'da terör örgütü DEAŞ'a karşı yürütülen operasyon ve iki ülkeyi ilgilendiren bölgesel konuların ele alınması bekleniyor. Musul Operasyon Birimi basın sözcüsü Helgurt Hikmet, yaptığı açıklamada, Peşmerge güçlerinin Hazır Cephesi'nde Hamdaniye ve Bartilla yolu üzerindeki Tercele, Basahra, Küçük Bedene, Büyük Bedene, Kebervi, Baskelan ve Şeyh Emir köylerini örgütten geri aldığını belirtti.

Başbakan Haydar el-İbadi'nin açıklamasıyla harekete geçen Peşmerge güçlerinin, sabah saatlerinde DEAŞ mevzilerini bombalaya başladığını söyleyen Hikmet, Musul ile Erbil arasındaki ana yolun da Peşmerge güçlerinin kontrolünde olduğunu aktardı.
Öte yandan, bölgedeki yetkililerden alınan bilgiye göre, çatışmalar esnasında Peşmerge güçlerine yönelik intihar eylemi düzenlemek isteyen 2 canlı bomba etkisiz hale getirildi. Musul'u kurtarma operasyonunda ağır silahlarla donatılmış yaklaşık 15 bin Peşmerge gücünün görev aldığı belirtiliyor. 

MUSUL'UN KISA TARİHİ

Musul, Türk nüfusun ağırlıkta olduğu, Türklerin yanı sıra Araplar ve Kürtlerin de yaşadığı Irak'ın en büyük şehirlerinden biri. Dicle kıyısındaki şehir, hicri 20, miladi 641'de Hz Ömer (r.a.) devrinde Utbe b. Ferkad es-Sülemî ve/veya Rebî b. Efkel el-Anzî tarafından fethedildi. Emevîler devrinde genellikle halife oğullarının tayin edildiği en önemli valiliklerden biri olan Musul, El Cezire'nin merkezidir. 861'de Hâricîler, kargaşa başlatıp yönetimi ele geçirdikleri Musul'u halifelerin tayin ettiği Türk kumandanlarından geri alırlar.

Mervânîler'in eline geçen Musul, Ukaylîler, Fâtımîler sonra da Selçuklular'ın eline geçti. Besâsîrîler şehri işgal etseler de Selçuklular şehri aynı yıl geri aldı.

Musul, 1061'de tekrar Ukaylîler'in hâkimiyetine girdi. Kasım 1096'da Selçuklu Emîri Kürboğa şehri geri aldı. Zengi devletinin demeli İmâdüddin Zengî' tarafından Musul'da atıldı.

Daha sonra Eyyübiler'e geçen Musul, sırayla Moğol, İlhanlı, Celâyirli, Timurlu, Karakoyunlu, Akkoyunlu ve Safevî ve Memlüklülerin hâkimiyetinde kaldı. 1517'de Yavuz Sultan Selim tarafından Osmanlı toprağı yapıldı. 1916'ya kadar fiilen Osmanlı toprağı idi. 1916 İngilizler işgal etti. Ankara yönetimi, Musul'u Lozan'da İngiliz himayesine 1926'da teslim etti.

2014'de ise Irak'ın 40 bin kişilik Şiilerden oluşan askerleri, Musul'u sadece bin kişilik bir DEAŞ gücüne verdi. Irak ordusuna ait silahlar, bankalardaki servet ve petrol kuyularını ele geçiren DAEŞ, şehri başkent ilan etti. Türkiye'nin Musul'u kurtarma ihtimaline karşı batı harekete geçerek operasyon başlatılmasını sağladı.

 

18-YS-SYF01-r_1

 

Yorum Yaz