Academia.eduAcademia.edu

Karia’da bir liman Kenti. Iasos

2004
This paper
A short summary of this paper
34 Full PDFs related to this paper
Karia’da Bir Liman Kenti ‹asoS Dan›ela Baldon›, Carlo Franco, Maur›z›a Manara, Paolo Bell› Fede Bert› homerkitabevi ISBN 975-8293-55-9 ‹asos Daniela Baldoni, Carlo Franco, Maurizia Manara, Paolo Belli Fede Berti Çeviren Gürkan Ergin Foto¤raflar Daniela Baldoni, Sergio Orselli, Sinan Turan Ofset Haz›rl›k Homer Kitabevi Tasar›m Sinan Turan Bask› ve Cilt Bar›fl Matbaa 1. Bas›m 2004 © Homer Kitabevi ve Yay›nc›l›k Ltd. fiti. Tüm metin ve foto¤raflar›n yay›m hakk› sakl›d›r. Tan›t›m için yap›lacak k›sa al›nt›lar d›fl›nda yay›mc›n›n yaz›l› izni olmaks›z›n hiçbir yolla ço¤alt›lamaz. Homer Kitabevi ve Yay›nc›l›k Ltd. fiti. Yeni Çarfl› Cad. No: 28/A Galatasaray 34433 ‹stanbul Tel: (0212) 249 59 02 • (0212) 292 42 79 Faks: (0212) 251 39 62 e-mail: homer@homerbooks.com ‘“Bal›k Pazar›”: Mezar tap›na¤›  Yazarlar Carlo Franco, 9 - 11 s. Maurizia Manara, 13 - 19 s. Paolo Belli, 21 - 29 s. Carlo Franco, 31 - 55 s. Daniela Baldoni, 57 - 144 s. 5 Önsöz Genellikle bir rehber kitab›nda önsöze yer yoktur, çünkü rehber k›sa ve özlü olacak flekilde tasarlan›r. Bu küçük kitapç›k ‹asos hakk›nda detayl› bilgi vermektedir: flehirde geçen olaylar›, an›tlar› ve tarihi; ayr›ca antik fleh- re nas›l ulafl›laca¤›n›, kendisine ve çevresine ait arkeolo- jik aç›dan önemli ögeleri... Bir ziyaretçinin isteyebilece- ¤i her türlü bilgiyi toplad›k ve güncellefltirdik. O halde neden bir önsöz? ‹lk önce, bu çal›flmaya kat- k›da bulunanlara, editörlere ve bu kitap盤›n bas›m›nda yard›m edenlere teflekkür etmek ve ikincisi T. ve E. Aka- raca, E. Akurgal, G.E. Bean ve di¤er birçok bilim adam›- n›n kitaplar›nda kendine az ya da çok yer bulan ‹asos için ilk rehberi haz›rlayan Doro Levi’yi anmak ve son ola- rak da arkeolojik buluntular›n kaç›r›lmas› ve ya¤ma edil- mesine karfl› dikkat çekmek için. ‹asos da bu ya¤madan musdariptir. Örne¤in küçük bir antika müzesi olan “Ba- l›k Pazar›” birkaç kez h›rs›zl›k giriflimiyle karfl› karfl›ya kalm›flt›r (maalesef ilki baflar›l› olmufltur) ve art›k yarar gösterememektedir. Buras› müze kimli¤ini kaybetmifltir ve onunla birlikte ‹asos da önemli belgelerin sakland›¤› bir yerden mahrum kalm›flt›r. Dolay›s›yla bu k›sa rehber- de müze ad› geçmemektedir. Fede Berti ‹asos Kaz› Ekibi Baflkan› Iasos di Caria ‹çindekiler ‹asos’un Yeri 9 Kar›a’n›n K›sa Tarihi 13 ‹asos Hakk›nda Yararl› Bilgiler 21 ‹asos’un Tarihi 31 Araflt›rmalar ve Kaz›lar 45 ‹asos fiehri 51 Savunma Yap›lar› 57 fiehir Surlar› 58 Bat› Liman›ndaki Kule 60 Agora Alan› 63 Bronz Ça¤› Yap›lar› 70 Geometrik Dönem Nekropolisi 72 “Çifte Baltalar Kutsal Alan›” 74 Agoran›n Merkezindeki Küçük Tap›nak 76 Bouleuterion 77 Roma Agoras› 80 H›ristiyan Bazilikas› 85 Artem›s Astias Kutsal Alan› 89 ‹çindekiler Do¤u Kap›s› ‹çindeki Alan 95 Zeus Megistos Kutsal Alan› 97 Geç Hellenistik Portiko Kompleksi 100 Bizans Yap›lar› 101 Tiyatro 103 Yerleflim Alan› 107 Tiyatronun Güneydo¤usundaki Yerleflim Alan› 108 “Mozaikler Evi” 111 Tepenin Güneyindeki Yerleflim Alan› 113 Demeter ve Kore Kutsal Alan› 115 Akropolis 119 Akropolis Üzerindeki Castrum 120 Akropolisteki H›ristiyan Bazilikas› 121 Yar›madan›n D›fl›ndaki Mezarl›klar 123 Prehistorik Nekropolis 125 Hellenistik Nekropolis 126 “Bal›k Pazar›” Olarak Bilinen Roma Mausoleionu 127 “Saat Kulesi” 130 Oda Mezarl› Nekropolis 132 ‹asos’un Çevresi 137 9 ‹asos’un Yeri Kuzeyden ‹asos.  Zeus Megistos Kutsal Alan›’nda bulunmufl bir genç erkek (kouros) heykeli torsosu (‹zmir Arkeoloji Müzesi). 10 ‹asos ntik ‹asos A günümüzde Mu¤la ilçesindeki K›y›k›fllac›k köyünün s›n›rlar› içindedir. K›y›k›fllac›k köyü. Antik yerleflim eskiden ‹asos Körfezi (Sinus Iasicus) olarak adland›r›lan derin ve uzun bir koy içindeki kaya- l›k yar›mada ya da muhtemelen küçük bir ada üzerinde kurulmufltur; buras› flimdi Mandalya veya Güllük Körfe- zi olarak bilinir. Do¤uda, küçük ve verimli bir ovan›n ar- d›nda Grion Da¤› (günümüzde Milas’a giden modern yolun aflt›¤› Paflal› Da¤›) yükselir. Antik ça¤da ‹asos, Mylasa ve Didyma-Miletos aras›n- da geliflmifl kara güzergâhlar› yoktu. fiehrin do¤al iletifli- mi, ticaret dolay›s›yla denizden sa¤lanmaktayd›. Antik co¤rafyac› Strabon Küçük Asia’dan bahsederken, bu kü- çük flehre de k›saca de¤inir (14.2.21): Belki de Strabon’un eserini kaleme ald›¤› tarihlerde (M.Ö. 1. yüzy›l›n sonu/M.S. 1. yüzy›l›n bafl›), ‹asos çok da zengin de¤ildi, ancak arazinin verimsizli¤i hakk›nda söyledikleri ne antik yazarlar (Thukydides flehrin “eski “Sonra, karaya yak›n bir ada olan ‹asos’a gelinir. Bir liman› vard›r ve halk geçiminin ço¤unu denizden sa¤lar, çünkü denizde bal›k boldur, fakat ülkenin topra¤› çok fakirdir. Gerçekten halk bununla ilgili olarak ‹asos’a ait öyküler uydurur: Bir kithara çalg›c›s› konser verirken bütün halk bir süre onu dinler, fakat bal›k sat›fl›n› duyuran çan çal›nca, a¤›r ifliten bir kifli d›fl›nda herkes onu b›rakarak bal›k pazar›na yönelir. Bunun üzerine çalg›c› ona der ki: 11 ‹asos’un Yeri Antik ça¤da ‹asos, Mylasa ve Didyma- Miletos aras›nda geliflmifl kara güzergâhlar› yoktu. zenginlerden” oldu¤unu Kuzeyden ‹asos. aktar›r), ne de yerel kay- naklar›n kullan›lmas› amac›yla iç kesimlerde kurulmufl birçok yerleflimin var- l›¤›n› ortaya ç›karan modern araflt›rmalar taraf›ndan do¤- rulanm›flt›r. Öte yandan, deniz her zaman anahtar bir rol üstlenmifl ve flehri bal›kç›l›k sayesinde geçindirmifl- tir. ‹asos için savafl ve bar›fl, bolluk ve yoksulluk buna dayanmaktayd›. Bat› körfezindeki K›y›k›fllac›k köyü. ‘Efendim, bana verdi¤iniz onurdan ve müzik sevginizden dolay› size minnettar›m, çünkü di¤er herkes çan›n sesini duyduklar› anda gitti.’ Adam der ki: ‘Ne söylüyorsun? Çan çalm›fl m›yd›?’ ve flark›c› ‘evet’ diye cevap verince, adam ‘hoflçakal’ diyerek, kalk›p uzaklafl›r.” (Strabon, Geography 6, çev. H. L. Jones, Loeb Classical Library). 13 Karia’n›n K›sa Tarihi ‹asos: Agora’n›n Kuzeydo¤u bölümü.  ‹asos: Bizans mezarl›¤›ndaki bir mezarda bulunmufl cam flifle (Milas Müzesi). 14 ‹asos ntik ça¤da Karia A olarak bilinen bölge Türkiye’nin güneybat›s›nda yer al›r; Meandros (Menderes) ve ‹ndos (Dalaman Çay›) ile s›n›rland›r›lm›flt›r ve k›y› fleridi de Kos ve Rhodos’u görmektedir. "Bal›k Pazar›’ndaki müze". Antik ça¤da Karia olarak bilinen bölge Türkiye’nin güneybat›s›nda yer al›r; Meandros (Menderes) ve ‹ndos (Dalaman Çay›) ile s›n›rland›r›lm›flt›r ve k›y› fleridi de Kos ve Rhodos’u görmektedir. Phrygia ile olan s›n›r ise kesin de¤ildir. Bölge ismini Yunanl›lar›n Anadolu’ya gö- “(27) Karial›lara iliflkin say›s›z söylentilerden genellikle üze- rinde fikir birli¤ine var›lan bir tanesi fludur: Karial›lar Mi- no’un egemenli¤ine tabi idiler ve bunlara o zamanlar Leleg- ler deniyordu ve adalarda yafl›yorlard›. Sonradan karaya göç ettiklerinde k›y›lar›n ve iç k›s›mlar›n ço¤unun ilk sahiplerin- den alarak ele geçirdiler. Onlar›n ço¤u Leleg ve Pelasglard›. Karfl›l›¤›nda topraklar›n bir k›sm› Yunanl›lar taraf›ndan el- lerinden al›nd›. ‹onlar› ve Dorlar› kastediyorum. Askerlik ifl- lerindeki flevklerinin bir kan›t› olarak yazarlar kalkan tuta- maklar›n›, kalkan armalar›n› ve mi¤fer sorguçlar›n› gösterir- ler, zira bunlar›n hepsi ‘Karia ifli’ olarak adland›r›l›r” [...] “(28) Ozan [yani Homeros, Ilias 2.867] ‘Masthles s›ras› ge- lince barbar dili konuflan Karial›lar› yönetti’ dedi¤i zaman, bu nas›l böyle olmufltur diye sormaya gerek yoktur. O, pek çok yabanc› kabile tan›d›¤› halde sadece Karial›lar›n ‘barbar di- li konufltu¤undan’ söz ediyor, fakat hiçbir yerde ‘barbarlar’dan söz etmiyor. Bu nedenle Thukydides hakl› de¤ildir, çünkü o 15 Karia’n›n K›sa Tarihi Geleneksel tarih, Anadolu k›y›s›ndaki çeflitli flehirlerin etnik yap›lar›n› de¤ifltiren göçlerden bahseder. çünden önce burada yaflayan Karial›lardan almaktad›r. Bu halk›n kökeni, Strabon’un yazd›klar›ndan da anlafl›- laca¤› üzere daha antik ça¤da karanl›¤a gömülmüfltü: Homeros’un yukar›da zikredilen sat›rlar› Karial›lar hakk›ndaki en erken kan›tt›r ve ayn› zamanda sorunu da özetler: Yunan öncesi halklardan (Lelegler ve Pelasglar) tam anlam›yla ay›rt edilemeyen çok eski bir halk, Ege ve Anadolu k›y›lar›na yerleflmifltir. Bunlar askerî konular- da uzmand›r ve “barbarlar” olarak adland›r›lmaktad›r. Antik kaynaklarda Karial›lar›n yaflad›¤› yer hakk›ndaki belirsizlikler oldukça fazlad›r: Onlar›n ard›ndan an›lan bölge ça¤lar boyunca de¤iflmifltir ve ancak görece geç bir tarihte belirli s›n›rlara kavuflmufltur. Geleneksel tarih, Anadolu k›y›s›ndaki çeflitli flehirle- rin etnik yap›lar›n› de¤ifltiren göçlerden bahseder. Bu- ‘Homeros barbar deyimini kullanmam›flt›r , çünkü Hellenler henüz kendilerini baflkalar›ndan ay›rt edecek bir ada sahip de¤illerdi’ demektedir [1.3]. ‘Bu genel deyimi Hellenler ve özel- likle kötü anlamda ve düflmanl›klar›ndan ve devaml› seferle- rinden ötürü onlardan nefret eden ‹nial›lar taraf›ndan kul- lan›lm›flt›r’ diyen gramerci Apollodoros da yan›lmaktad›r. Fa- kat soruyorum, neden Homeros onlar› ‘barbar dili konuflan halk’ diye adland›r›yor da, bir kerecik olsun ‘barbarlar’ ola- rak adland›rm›yor? [...] Karial›lar›n dili çok kaba dedi¤i za- man da hatal›d›r, çünkü öyle de¤ildir. Hatta Karia hakk›n- da yazan Philippos’a göre bu dilin içinde pek çok Yunanca sözcük vard›r. Kan›mca, ‘barbar’ sözcü¤ü ilk önce sözcükleri zorlukla, kabaca ve bo¤uk sesle ses benzerli¤i yaparak konuflan halk için söylenmifltir [...]” (Strabon, Geography 14.2.27-28, çev. H. L. Jones, Loeb Classical Library). 16 ‹asos na göre, Yunan dünyas›nda gelen “kurucular” taraf›n- dan “kolonize” edilmifl di¤erleri aras›nda Ephesos ve Mi- letos, zaten var olan Karia ya da Leleg flehirleriydi. Tari- hî dönemlerde gelene¤in Karial›lara ve Leleglere atfet- ti¤i bölgeye, asl›nda kuzeyden güneye do¤ru Aiol, ‹on ya da Dor halklar›na mensup koloniciler yerleflmiflti. Antik ça¤da Karial›lar ile Lelegler aras›ndaki iliflkiye özel bir ilgi gösterilmifltir. Antik kaynaklarda bunlar ba- zen iki ayr› halk, bazen de ayn› halk›n farkl› isimleri ola- rak karfl›m›za ç›kar. Halikarnassoslu tarihçi Herodotos ikinci görüflü desteklerken, her zaman Homeros’u göz önünde bulunduran Strabon ilk teoriyi savunur. Birbiriyle çeliflen çeflitli kaynaklar Lelegleri Yunanis- tan, Ege ve Anadolu’nun farkl› bölgeleriyle iliflkilendi- rir. Strabon onlar› Troas’a yerlefltirir ve buradan Karia’ya özellikle de Halikarnassos yar›madas›na göç ettiklerini söyler. Daha önce burada bulunan nüfusun aras›nda eri- mifllerdir ve “bütün Karia ve Miletos civar›nda onlar›n lahitleri, surlar› ve yerleflimlerinin izleri görülebilir” (Stra- bon 13.1.28). Modern araflt›rmalar büyük ölçüde antik kaynaklar›n sa¤lad›¤› bilgilerin do¤rulanmas›na ve bunlar›n üzerin- de çal›flmaya yo¤unlaflm›flt›r. Leleg kelimesinin etimolo- jik aç›dan Luvice’deki (Ana- dolu’daki Yunan öncesi es- ki dillerden biri) luhali yani “yabanc›” kelimesin- den geldi¤i düflünül- mektedir. Öte yandan, arkeolojik araflt›rmalar özellikle Halikarnassos yar›madas›nda tahkimat sistemleri ve küçük “çift- likler” gün ›fl›¤›na ç›kar- m›flt›r. Bu buluntular an- tik kaynaklarda Lelegler (Karia tarihi hakk›nda yazan Theangelal› Philippos’a göre Bir "Leleg" yap›s›n›n plân›. 17 Karia’n›n K›sa Tarihi Leleg yap›s›. Lelegler Karial›lar›n kölesiydi) hakk›nda anlat›lanlarla iliflkilendirilmifltir. Bu sözde “Leleg” yap›lar› arazinin muhtemelen pastoral amaçl› kullan›m›yla ilgilidir. ‹asos’ta da benzer yap›lar tespit edilmifltir. Benzer ama daha yavafl iflleyen bir asimilâsyon süreci Karial›lar› da etkilemifltir. Gelenek, Anadolu’ya gelen ba- z› Yunanl› kolonicilerin bölgedeki halklarla zaman za- man fliddetli çarp›flmalara girdi¤ini anlat›r. M.Ö. 5. yüz- y›la gelindi¤inde, tarihî ve epigrafik kan›tlar›n da göster- di¤i üzere Yunanl›lar ve Karial›lar Karia’n›n k›y› flehirle- rinde birlikte yafl›yorlard›. Ne var ki, Yunan kültürünün bölgedeki nüfuzu zay›f kalm›flt›r. Her halükârda, kaz›lar gerçekte Yunan efsanelerinin ve tarihî kaynaklar›n›n söy- ledi¤inden daha eski ve büyük yerleflimler ortaya ç›kar- m›flt›r ki, bunlar›n baz›lar› M.Ö. 3. biny›la kadar gider. Karial›lar›n tarihindeki önemli anlardan biri, M.Ö. 6. yüzy›lda Anadolu’yu etkisi alt›na alan Pers hâkimiyeti ile karfl› karfl›ya kalmalar›d›r. M.Ö. 5. yüzy›l›n bafllar›n- Benzer ama daha yavafl iflleyen bir asimilâsyon süreci Karial›lar› da etkilemifltir. 18 ‹asos ‹asos: Akropol’deki Bazilika. da Karial›lar›n baz› ortak kararlar almak için Labraun- da’daki Karia Zeus’unun tap›na¤›nda topland›klar›na dair kan›tlar vard›r. Daha sonraki dönemlerde Karial›la- r›n koinon denilen bir çeflit kuruma sahip olduklar› bi- linmektedir. Bunun d›fl›nda, merkezi Stratonikeia yak›n- lar›ndaki Zeus Khrysaoreios Tap›na¤› olan baflka bir ko- inondan söz etmemiz gerekir. Bafll›ca flehir ve tipik Ka- ria yerleflmeleri olan köylerden gelen temsilciler bu ku- rumlarda görev al›yordu. M.Ö. 4. yüzy›l Karia’n›n tarihindeki di¤er bir önem- li dönemdir. Bölge Pers denetimindeydi ve yerel bir “sat- rap” (vali) hanedan› taraf›ndan yönetiliyordu. Bu satrap- lardan en önemlisi aktif ve ba¤›ms›z uluslar aras› bir ki- flilik olmay› baflaran Mausollos’tur (ö. M.Ö. 357). Her fleyden önce devam›n› ard›llar›n›n getirdi¤i ciddi bir ge- liflmenin mimar› olmufltur. Halikarnossos’u Mylasa’n›n yerine bölgenin baflkenti yapm›flt›r. Küçük merkezlerini Karial›lar alfabe yaz›s› kullanm›flt›r, ancak iflaretlerin tan›m›, hatta bunlar›n fonetik karfl›l›klar› belirsizdir. 19 Karia’n›n K›sa Tarihi birlefltirilmesi (synoikismos) ile kurulan yeni flehir, onun an›tsal mezar›na, ünlü Mausoloeion’a (mozole kelimesi buradan gelir) ev sahipli¤i yapm›flt›r. Büyük ‹skender’in seferinin ard›ndan (M.Ö. 334-332), Karia Hellenistik dünyan›n bir parças› haline gelmifltir. Strabon, Hellenistik-Roma döneminde Stratonikeia (Ma- kedonial›lar kurmufltur), Mylasa ve Alabanda’n›n (Ro- ma dönemi Karia’s›n›n idarî merkezleri) ad›n› vermesi- ne karfl›n (14.2.22), Geç Antik Ça¤a kadar geliflmeye de- vam eden Aphrodisias’tan hiç bahsetmez. Karial›lar bugün hakk›nda çok az bil- gimiz bulunan ve Hint-Avrupa dil aile- sinin d›fl›nda bir dil kullanm›fllard›r. Karia ve M›s›r’da (burada Ka- rial›lar paral› askerler olarak gö- rev yapm›flt›r) bulunan Karia alfa- besi ile yaz›lm›fl yaz›tlar›n aç›klanma- s› zordur. Karial›lar alfabe yaz›s› kullan- m›flt›r, ancak iflaretlerin tan›m›, hatta bun- lar›n fonetik karfl›l›klar› belirsizdir. 1996’da Kaunos’ta gün ›fl›¤›na ç›kar›lan çift dilli yaz›t bu zorlu soruna katk›da bulunacakt›r. A¤›z k›sm›nda Karia dilinde bir yaz›t bulunan siyah figürlü krater. 21 ‹asos Hakk›nda Yararl› Bilgiler K›y›k›fllac›k: Bugünkü liman.  ‹asos flehir surlar›n›n plân› (Charles Texier’den 1849). 22 ‹asos ugünkü ad› B K›y›k›fllac›k köyü olan antik ‹asos ya da di¤er ad›yla Asin Kurin, Milas’›n 26 km. kuzeybat›s›ndad›r (525 no.lu karayolu) ve flehre yeni Bodrum- Milas Havaalan›’ndan 20 dakikal›k bir sürüflle kolayca ‹talyan kaz› ekibinin konaklad›¤› ev. ulafl›labilir. Körfezin karfl› k›y›s›ndaki Güllük liman›na ‹asos’tan 35 dakika süren bir tekne yolculu¤uyla var›l›r. Köyde kü- çük bal›k lokantalar› ve pansiyonlar mevcuttur. 1960’tan beri ‹talyan arkeoloji ekibinin sürdürdü¤ü kaz›lar, hâlen Dr. Fede Berti baflkanl›¤›nda Roma Ago- ras›’nda devam etmektedir. fiehrin “Bal›kpazar›” olarak bilinen en büyük yap›lar›ndan biri olan an›tsal mezar, "Bal›k Pazar›": Avlu. 23 ‹asos Hakk›nda Yararl› Bilgiler Köyde küçük bal›k lokantalar› ve pansiyonlar mevcuttur. Kültür Bakanl›¤› taraf›ndan restore edilmifl ve 1995’te aç›k hava müzesi olarak hizmete aç›lm›flt›r. Bafll›ca ziya- ret yerleri afla¤›da listelenmifltir (iç kapaktaki numara- land›r›lm›fl tabloya da bak›n›z): SAVUNMA YAPILARI 1- fiehir surlar› (s. xx) 2- Bat› k›s›mdaki kule (s. xx) AGORA ALANI 3- Tunç Ça¤› yap›lar› (s. xx) 4- Geometrik dönem mezarl›¤› (s.xx) 5- “Çifte Baltalar Kutsal Alan›” (s. xx) 6- Merkez alandaki küçük tap›nak (s.xx) 7- Bouleuterion (s. xx) 8- Roma agoras› (s. xx) 9- H›ristiyan bazilikas› (s. xx) “ARTEM‹S AST‹AS” ALANI 10- Artemis Astias eksedralar› (s. xx) DO⁄U KAPISI ‹Ç‹NDEK‹ ALAN 11- Zeus Megistos Kutsal Alan› (s.xx) 12- Geç Hellenistik portiko kompleksi (s. xx) 13- Bizans yap› kompleksi (s. xx) T‹YATRO 14- Tiyatro (s. xx) YERLEfi‹M ALANLARI 15- Tiyatronun güneydo¤usundaki yerleflim alan› (s. xx) 16- “Mozaikler Evi” (s. xx) 17- Tepenin güney kesimindeki yerleflim alan› (s. xx) DEMETER VE KORE KUTSAL ALANI 18- Kutsal Alan (s. xx) AKROPOL‹S 19- Akropolisteki castrum (kale) (s. xx). 20- Akropolisteki H›ristiyan bazilikas› (s. xx) YARIMADA DIfiINDAK‹ MEZARLIKLAR 21- Prehistorik nekropolis (s. xx) 22- Hellenistik nekropolis (s. xx) 23- “Bal›kpazar›” olarak bilinen Roma mausoloeionu (s. xx) 24- “Saat” (s. xx) 25- Oda mezarl› nekropolis (s. xx) 24 ‹asos Milas Müzesi. Çevrede Ziyaret Edilecebilecek Yerleflimler: Milas Milas’ta hem Hellenistik hem Roma hem de Mente- fleo¤ullar› Beyli¤i/Osmanl› dönemlerine ait birçok an›t bulunmaktad›r. Milas Müzesi, Bodrum Müzesi’nden ge- tirilen ve bölgedeki kaz›lardan elde edilen buluntular›n toplanmas›ndan sonra 1983’te bakanl›k izniyle infla edil- mifl ve 1987’de aç›lm›flt›r. Milas Kültür Merkezi içinde yer alan müzenin 1600 m2’lik bir bahçesi ve 400 m2’lik ofis alan› bulunmaktad›r. Müzenin sergi alan› ve idarî bölümleri, binan›n girifl kat›ndad›r. Kronoloji dikkate al›narak yerlefltirilmifl on bir camekân içinde Stratonike- ia kaz›lar›nda ç›km›fl tak›lar, ‹asos’tan Geometrik dönem çanak çömle¤i, Milas civar›ndaki kurtarma kaz›lar›nda bulunmufl eserler, vatandafllardan sat›n alma yoluyla gel- mifl mermer heykeller, bafllar ve di¤er buluntular sergi- lenmektedir. Ayr›ca müzede bir etnografya ve nümista- ik bölümü de vard›r. Bodrum kat›nda ise depolar, foto¤- raf odas› ve laboratuvar yer almaktad›r. Bahçe müzenin Milas bölgesi ve civar›ndan getirilen eserler için aç›k ha- va sergisi olarak hizmet etmektedir. Milas Çevresi: Gümüfl Kesen: Milas’›n merkezinden 2 km güneyde bu- lunan Gümüfl Kesen, M.S. 2. yüzy›lda infla edilmifl zen- 25 ‹asos Hakk›nda Yararl› Bilgiler Beçin Kalesi. gin bezemeli bir Geç Hellenistik an›tsal mezara sahiptir. Beçin Kale: ‹lçe merkezinin 5 km güneyinde, Beçin Be- lediyesi s›n›rlar› içinde kalan Beçin Kale, asl›nda Mente- fleo¤ullar› döneminde yap›lan eklemelerle kullan›lm›fl bir Hellenistik (?) kaledir. Burada görülebilecek kal›n- t›lar flunlard›r: Roma Mezar› ‹ç Kale: fiehrin kuzey k›sm›ndad›r. K›smen bir tap›na- ¤›n üzerine infla edilmifltir. Kötü durumda olmas›na ra¤- men, bir hamam, sarn›ç ve tonozlu bir yap›n›n kal›nt›la- r› görülebilmektedir. Büyük Hamam: Ahmet Gazi Medresesi ve ‹ç Kale ara- s›ndad›r. 14. yüzy›la tarihlenir. Ahmet Gazi Pafla Medresesi: 1375’de Mentefleo¤ullar› Beyli¤i hükümdar› Tacettin Ahmet Gazi taraf›ndan yap- t›r›lm›flt›r. Orhan Bey Camii: Ahmet Gazi Medresesi’nin karfl›s›n- dad›r. ‹bni Batuta Beçin’i 1330’larda ziyaret etti¤inde ca- mii infla hâlindeydi. 14. yüzy›la ait oldu¤u düflünülen yap›, Ahmet Gazi Medresesi’nin kuzeybat›s›ndad›r. 26 ‹asos Hükümdar Kona¤›: 14. yüzy›la ait oldu¤u düflünü- len yap›, Ahmet Gazi Med- resesi’nin kuzeybat›s›nda- d›r. Hükümdar Hamam›: Ko- na¤›n kuzeyindedir. K›z›l Kervansaray: 14. yüz- y›l›n sonu ya da 15. yüzy›l›n bafl›na tarihlenen kervansa- ray iki katl›d›r. Alt kattaki ah›r k›smen y›k›lm›fl bir to- noz ile desteklenmifltir. fiapel: Orhan Bey Ca- mii’nin yaklafl›k 200 m gü- neyindedir. Orta Bizans Dö- nemine aittir. Yelli Camii: Kepez bölge- sindedir; 14. yüzy›la tarihle- Ahmet Gazi Pafla Medresesi. nir. Karapafla Medresesi: Aç›k bir avluya sahiptir; 14. yüzy›- l›n sonunda ya da 15. yüzy›lda yap›lm›flt›r, ancak olduk- ça kötü durumdad›r. Orhan Bey Camii. 27 ‹asos Hakk›nda Yararl› Bilgiler En erken buluntular M.Ö. 600’e aittir. Buras› M.Ö. 6. ve 5. yüzy›llarda kutsal alan, sonras›nda küçük bir tap›nak teras› olarak kullan›lm›flt›r. Euromos, Zeus Tap›na¤›. Euromos Roma ‹mparatorlu¤u dönemine ait kal›nt›lar aras›n- da en önemli ve en iyi durumdakilerden biri olan Euro- mos Zeus Tap›na¤›, Milas-‹zmir karayolunun 12 km ku- zeyindedir. Zeus Tap›na¤› ve çevresindeki kaz›lar ve res- torasyon çal›flmalar› 1970’lerde Prof. Dr. Ümit Serdaro¤- lu taraf›ndan yürütülmüfltür. Labraunda Labraunda kutsal alan› Milas’›n merkezinden 13 km uzakl›kta, Latmos Da¤›’n›n eteklerindedir. Hekatomnos Döneminden Roma Dönemine kadar önemli bir dinî merkez olarak varl›¤›n› sürdürmüfltür. Labraunda ad›n› Zeus’un kutsal atribüsü olan çifte baltadan (labrys) al›r. 1948’den beri ‹sviçreli arkeologlar taraf›ndan kaz›lmak- tad›r. En erken buluntular M.Ö. 600’e aittir. Buras› M.Ö. 6. ve 5. yüzy›llarda kutsal alan, sonras›nda küçük bir ta- p›nak teras› olarak kullan›lm›flt›r. M.Ö. 497’de burada Persler ve Karial›lar aras›nda bir savafl cereyan etmifl ve 28 ‹asos M.Ö. 497’de burada Persler ve Karial›lar aras›nda bir savafl cereyan etmifl ve Karial›lar yenilgiye u¤ram›flt›r. Karial›lar yenilgiye u¤ram›flt›r. M.Ö. 4. yüzy›lda tap›nak için en önemli dönemdir. Mausollos (M.Ö. 337-352) ve Idreus (M.Ö. 351-244) gibi satraplar›n yönetimi alt›nda tap›nak yeni bir görünüm kazanm›flt›r. M.Ö. 355’te Lab- raundos’taki kurban törenleri s›ras›nda, Mausollos ken- disine karfl› düzenlenen suikasttan son anda kurtulmufl- tu. Alanda teraslar, bir ya da iki girifl kap›s›, Dor düze- ninde küçük bir yap› (muhtemelen çeflme), an›tsal mer- divenler, iki flölen salonu (andron), kapal› yap›lar (oi- kos), stoa ve Zeus Tap›na¤›, bu olaydan sonra infla edil- mifl olmal›d›r. Idrieus’un M.Ö. 344’te ölmesiyle, bu ba- y›nd›rl›k faaliyetleri durmufltur. M.Ö. 4. yüzy›ldaki bü- yük çapl› yang›n felaketinin ard›ndan, kutsal alan kült yeri özelli¤ini kaybetmifltir. Herakleia Herkaleia’n›n kal›nt›lar› Milas’›n merkezine 40 km uzakl›kta, Kap›k›r› köyündedir. fiehir Latmos Da¤lar›’n›n (Beflparmak Da¤lar›) ete¤inde, Bafa Gölü’nün k›y›lar› boyunca asl›nda Miletos’a ait genifl bir araziyi kapsar. At- hena Tap›na¤›, tiyatro, agora, flehir surlar›, Endymion ma¤aras› gibi Klâsik/Hellenistik yap›lar›n yan›nda, bu- Bafa Gölü. 29 ‹asos Hakk›nda Yararl› Bilgiler Herakleia. rada ve Bafa Gölü’ndeki adalarda birçok kilise kal›nt›s› vard›r. Alman Arkeoloji Enstitüsü’nden Dr. Anneliese Peschlow yak›n zamanda Latmos Da¤lar› civar›ndaki ma- ¤aralarda yüzlerce prehistorik resim keflfetmifltir; araflt›r- malar hâlen devam etmektedir. Gezilebilecek di¤er flehirler: Ephesos, Priene, Miletos etkileyici kal›nt›lara sahip antik flehirlerdir. Stratonikeia, Lagina ve Alinda, Alaban- da gibi antik Karia flehirleri. Myndos, Keramos, Knidos gibi di¤er önemli k›y› flehirleri. Bodrum, antik Halikar- nassos, St. John Kalesi ve Sualt› Müzesi. Ünlü Mausole- ion ve tiyatro. Tavflan Adas›, ‹talyan kaz›lar› ve restoras- yon çal›flmalar› devam etmektedir; Bizans kilisesi görül- meye de¤erdir. Bodrum tiyatrosu. 31 ‹asos’un Tarihi Bat› limandaki Bizans kulesi.  Geç Hellenistik Döneme ait bir Megara kâsesi parças›. 32 ‹asos irçok Yunan flehri gibi, B ‹asos da kökenleriyle övünmüfltür. fiehrin sakinleri ‹asos’un Peloponnesos’taki Argos’tan deniz yoluyla gelenler taraf›ndan kuruldu¤una inan›yordu. Bouleuterion: Aslan pençeli koltuk dayana¤›. Bu inan›fl, kaz›larda ortaya ç›kan ‹osas0da Tarihi süreç Miken varl›¤›n›n ve etkisinin (M.Ö. 15. - 12. yüzy›l) ya da antik yazarla- M.Ö. 3000 r›n bahsetti¤i çok sonraki “koloni- Erken Bronz I-II zasyon” hareketinin an›lar›n›n ürü- döneminde (M.Ö. 3. nü olabilir. Gerçekte, ‹asos’taki en biny›l) yerleflimin erken buluntular Kalkolitik, hatta Kiklatlar ile iliflki içinde muhtemelen Neolitik döneme ait- bulundu¤una dair kan›tlar mevcuttur. tir ve ‹asos’un üzerinde kuruldu¤u alan, Anadolu ile Ege kültürleri ara- s›nda birkaç bin y›l boyunca bulufl- M.Ö. 1800 - 1200 ma noktas› olmufltur. Roma agoras›n›n Erken Bronz I - II döneminde alt›nda, Artemis Astias (M.Ö. 3. biny›l) yerleflimin Kiklat- kutsal alan› içinde lar ile iliflki içinde bulundu¤una da- kalan baz› yap›lar ve Do¤u Kap›s›’nda ir kan›tlar mevcuttur. ‹ç k›s›mda, Bazilika yak›n›ndaki flehrin kuzeyindeki genifl nekropo- kal›nt›lar, Orta ve Geç lis ve Artemis Astia kutsal alan›n›n Tunç Ça¤›’na (M.Ö. yan›ndaki Roma agoras›nda bulu- 18. - 12. yüzy›l) nan ça¤dafl baz› mezarlar, söz konu- tarihlenen ciddi bir su dönemde her birinin kendine ait yerleflmenin mezarl›¤› olan iki ayr› yerleflmeye bulundu¤unu iflaret etmektedir. Bunlardan biri ya- göstermektedir. r›madan›n yukar› yamaçlar›nda, di- ¤eri de içteki nekropolisin yak›nla- r›nda olmal›d›r.  33 Iasos Historical Notes ‹asos yar›madas›. fiimdiye kadar Geç Tunç Ça¤›’n›n daha sonraki dö- nemlerine ve Orta Tunç Ça¤›’n›n bafllar›na (yak. M.Ö. 23. - 19. yüzy›l) tarihlenebilecek bir yerleflmenin izine rastlanmam›flt›r. Bununla birlikte, Roma agoras›n›n al- t›nda, Artemis Astias kutsal alan› içinde kalan baz› ya- p›lar ve Do¤u Kap›s›’nda Bazilika yak›n›ndaki kal›nt›- lar, Orta ve Geç Tunç Ça¤›’na (M.Ö. 18. - 12. yüzy›l) ta- rihlenen ciddi bir yerleflmenin bulundu¤unu göster- mektedir. Bu alanlarda ele geçen buluntular ve Girit, Kiklat ve On iki Adalar’dan gelen keramikler ‹asos ve Ege adalar› aras›nda s›k› iliflkilerin varl›¤›n› göstermek- tedir. Geç Tunç Ça¤›’n›n bafllar›nda gözlemlenen ko- nik kâseler, piflirme kaplar› gibi ev kaplar› ve Minos (ya- Agora’da bulunan Miken kerami¤i. 34  ‹asos M.Ö. 800 - 700 Agora alan›ndaki Geç Geometrik Döneme (M.Ö. 8.-7.yüzy›l) ait zengin nekropolis, yaflam alanlar›n›n söz konusu dönemde adan›n daha yüksek yamaçlar›nda bulundu¤una iflaret etmektedir. Agora’da bulunan Miken kerami¤i. M.Ö. 499 ‹onia flehirlerinin ni Girit) tipi a¤›rflaklar ilginçtir. Perslere karfl› bafllatt›¤› Bunlar›n (di¤er kan›tlar› da göz baflkald›r› hareketinde önünde bulundurdu¤umuzda) Gi- ‹asos ciddi biçimde zarar rit ile yak›n ticarî iliflkilerle mi yok- görmüfltür. sa bir Giritli göçmen yerleflimi ile M.Ö. 377 - 353 mi aç›klanaca¤› kesin de¤ildir. An- cak Girit’le olan ba¤lar Santorini Onun ard›ndan tahta geçen Maosollos’un yanarda¤›n›n patlamas›yla sona er- satrapl›¤› s›ras›nda mifltir ve hatta bu patlaman›n izle- ‹asos ve Karia ciddi bir rini ‹asos’ta, Roma agoras›n›n al- Hellenleflme sürecine t›ndaki kültür katlar›nda görülen girmifltir. kal›n volkan külü tabakas›nda izle- M.Ö. 324 - 322 mek mümkündür. Minos etkisi M.Ö. 15. - 12. yüzy›llarda yerini Mi- Kentin tarihindeki dönüm noktas›, ken dünyas› ile yak›n iliflkilere b›- Büyük rakm›flt›r. Agora alan›ndaki Geç Geomet- ‹skender’in Asia rik Döneme (M.Ö. 8. - 7.yüzy›l) ait seferi olmufltur. zengin nekropolis, yaflam alanlar›- n›n söz konusu dönemde adan›n daha yüksek yamaçlar›nda bulun- M.Ö. 201 du¤una iflaret etmektedir. M.Ö 201’de M.Ö. 7. yüzy›l›n ilk yar›s›nda ‹a- Anadolu’da sefere ç›kan sos Miletos’un etkisindedir. Samos Makedonia kral› V. ve Korinthos’un aksine bu güçlü Io- Philippos’un kontrolüne nia flehri bütün Baryglia Körfezi’ni, girmifltir. adalar› ve Karia sahiline bakan k›-  35 Iasos Historical Notes y› fleridini kontrol alt›nda tutmaktayd›. ‹asos’un kökeni ile ilgili efsane- ler de Miletos ile olan iliflkilerine dayanmak- tad›r. Yerel gelene¤e göre, Argos’tan gelen- lerin flehri kurmalar› Miletos’un yard›m›yla olmufltur: Yerli halk di- renifl gösterince, Nele- us’un o¤lu (Miletos’un Geç Geometrik bir pithos parças›. kurucusu) yard›mlar›- na gelir (Polybios 16. 12. 1). ‹asos’un Dor ye- rine ‹on flehri olmas›- ‹asos’un kökeni ile n›n sebebi de budur. ilgili efsaneler de M.Ö. 7. - 6. yüzy›llara Miletos ile olan iliflkilerine dayanmaktad›r. ait sanat eserleri özellikle ‹o- nia etkisi göstermektedir. Artemis Astias, Zeus Me- gistos (belki de Hera ile birlikte), Demeter ve Kore kutsal alanlar› Ar- kaik Döneme aittir (M.Ö. 6. yüzy›l). Ayn› dönemde sonraki bir yüzy›l boyunca sürecek Pers hâkimiyeti de bafllayacakt›r. ‹onia flehirlerinin Perslere karfl› bafllatt›¤› baflkald›r› hareketinde ‹asos ciddi biçimde zarar görmüfltür (M.Ö. 499). M.Ö. 5. yüzy›l›n ortalar›nda flehrin ismi, Atina ve çeflitli Yunan flehirlerinin kurdu¤u, “adaletsiz” bir Zeus Megistos Kutsal Alan›’nda bulunmufl bir genç erkek (kouros) heykeli torsosu (‹zmir Arkeoloji Müzesi). 36  ‹asos M.s. 142 ittifak olan Attika-Delos Birli¤i’nin vergi listesinde görülür. ‹asos’un ‹nflaat olas›l›kla M.S. ulaflt›¤› refah düzeyi, ödedi¤i vergi- 142’de (ya da 144), Karia’n›n büyük bir den anlafl›labilir. M.Ö. 5. yüzy›l›n k›sm›nda zarara yol sonlar›na do¤ru, flehrin Pers ve Yu- açm›fl deprem yüzünden nan dünyas› aras›ndaki konumu va- sekteye u¤ram›flt›r. tandafllar› için bir sorun olmaya bafl- M.s. 500 - 600 lam›flt›. Özellikle Peloponnesos Sa- vafl›’n›n ikinci safhas›nda Atina ve M.S. 5. ve 6. yüzy›llar Sparta (ve müttefikleri) aras›ndaki aras›nda ‹asos piskoposluk merkezi savafl Anadolu topraklar›nda tafl›n- olmufltur. m›flt› ve Persler de savafla dahil ol- mufltu. Bu dönemde (M.Ö. 412- M.s. 700 405) Atina’ya sad›k kalan ‹asos, sat- 7. yüzy›l›n ilk rap Pissonthes’in o¤lu Amorges’in yar›s›ndaki Arap ve üssü oldu. Amorges, Pers ‹mpara- Sasani ak›nlar› yeni torlu¤u’ndan koparak Karia’da Ati- savunma yap›lar›n›n na’n›n da deste¤iyle bir krall›k kur- inflas›n› gerekli k›lm›flt›r. maya yeltendi. Satrap Tissaphernes M.s. 1000 - 1100 ve Sparta ordusu Amorges’i yakala- 10. - 11. yüzy›llar yarak ‹asos’u ya¤malad›, ard›ndan aras›nda Selçuk tehdidi flehre bir Pers garnizonu yerlefltiril- ‹asos’un kriz dönemine di (Thukydides 8.28-29). Lykia fleh- denk gelmifltir. ri Ksanthos’tan bir yaz›ta bu olaylar- dan ve Lykia kral› Harpagos’un o¤- lunun Spartal›lara ve Tissaphernes’e verdi¤i destekten söz eder. Buna ilâveten tarihçi Diodoros’un aktard›¤› bir öykü vard›r: M.Ö. 405’te Atina’n›n egemenli¤inden ç›kar ve Spartal› komutan Lysandros’un emriyle bir Sparta filo- su flehre girerek flehri yerle bir eder ve sekiz yüz vatan- dafl› öldürür; kad›n ve çocuklar da köle olarak sat›l›r (Di- odoros 13. 104. 7). Asl›nda, Diodoros’un eserinin el yaz- malar›nda bahsedilen flehir, hâlen yeri belirlenememifl Thasos’tur ve ‹asos daha sonradan yap›lm›fl bir düzelt- medir. Dolay›s›yla, bu pasaj›n ‹asos tarihi ile bir iliflkisi yoktur. Konon’un komutas› alt›ndaki Atinal›lar›n Knidos’ta- ki deniz muharebesinden zaferle ç›kmalar›n›n ard›ndan 37 Iasos Historical Notes Amorges, Pers ‹mparatorlu¤u’ndan koparak Karia’da Atina’n›n da deste¤iyle bir krall›k kurmaya yeltendi. (M.Ö. 394), Sparta’n›n Ege üzerindeki kontrolü olduk- ça zay›flam›flt›. Bu y›llarda ‹asos, Knidos, Rhodos, Samos, Byzantion ve Ephesos’la birlikte, üzerindeki symmakhia (ittifak) yaz›t› bulunan sikkeler basm›flt›. Pers ‹mparatorlu¤u’nun Anadolu üzerindeki hâkimi- yetini kabul eden M.Ö. 386 bar›fl›ndan sonra, ‹asos Ka- ria satrab› Hekatomnos taraf›ndan yönetilmifltir. Onun ard›ndan tahta geçen Maosollos’un (M.Ö. 377-353) sat- rapl›¤› s›ras›nda ‹asos ve Karia ciddi bir Hellenleflme sü- recine girmifltir. Bu süreç do¤al olarak direniflle karfl›lafl- m›flt›r. Belki de flehrin bar›nd›rd›¤› farkl› etnik ya da sos- yal gruplar yüzünden kamplaflma yaflanm›flt›r (Mausol- los’un yürüttü¤ü siyaset Atina karfl›t›yd›). ‹asoslu baz› va- tandafllar Karia hanedan›na karfl› bir isyan bafllatm›fl ve bu isyana kat›lan Mylasal›larla birlikte sürülmüfllerdir. Kentin tarihindeki dönüm noktas›, Büyük ‹skender’in Asia seferi olmufltur (M.Ö. 334 - 332). ‹skender’in Mile- tos’ta bozguna u¤ratt›¤› Pers filosunda en az bir ‹asos ge- misi oldu¤unu biliyoruz. K›sa bir süre sonra, Halikarnas- sos’un kararl› direnifli ve general Memnon’un çabalar›- na ra¤men Karia’n›n tamam› Pers hâkimiyetinden “kur- Klâsik Döneme tarihlenen k›rm›z› figürlü Attika vazosuna ait parça. 38 ‹asos ‹asos’lu genç ile bir yunus aras›nda dostluk geliflir ve yunus, bu insan arkadafl› için kendini feda eder. tar›lm›flt›r”. ‹asos’ta da baz› de¤iflimler meydana gelmifl ve “demokratik” bir yönetim (yani Makedonial›lar› tu- tan) kurulmufl, belki de baz› kurumsal düzenlemeler ya- p›lm›flt›r. ‹asos ve ‹skender aras›ndaki ilginç iliflki, Hermias ve yunus hakk›ndaki yerel bir efsaneye yans›m›flt›r: ‹asos’lu genç ile bir yunus aras›nda dostluk geliflir ve yunus, bu insan arkadafl› için kendini feda eder. fiehrin sikkele- rinde bile anlat›lan bu olay›n etkisinde kalan ‹skender, genci Poseidon rahibi yapmak için yan›nda götürür. Üs- telik, ‹skender’in maiyetinde saray flairi olarak ün yap- m›fl ‹asoslu Khoerilos bulunmaktayd›. Ancak, ‹asos ile Makedonia hânedan› aras›ndaki en ilginç geliflmeler si- yaset alan›nda meydana gelmifltir. ‹skender’in yan›nda bulunan ‹asoslu Gorgias’›n arabuluculu¤u sayesinde, Makedonia kral› flehre baz› ayr›cal›klar vermifltir. Bun- lar›n aras›nda “Küçük Deniz”de (bugün Sar› Çay’› ya- k›n›ndaki lagün) bal›k avlama haklar›n›n iadesi de var- d›. Bu hakk›n daha önce kime ait oldu¤u (Mylasa? Pers kral›? Bargylia?) aç›k de¤ildir ve çeflitli fikirler öne sü- rülmektedir. ‹skender’in Babil’de vakitsiz ölümünden sonraki (M.Ö. 323) y›llarda ç›kan karmafla döneminde, flehrin tarihi hakk›nda çok fley bilinmemektedir. ‹skender’in halefleri (diadokhoslar) aras›ndaki mücadeleler s›ra- s›nda Karia, birbirine rakip generaller aras›nda el de- ¤ifltirmifltir. M.Ö. 323’ten 314’e kadar ‹asos, Antigonos Monophthalmos (tek gözlü)’un yan›nda savaflan Pole- mios taraf›ndan kendi topraklar›ndan sürülen Make- donial› general Asandros’un eline geçmifltir. Birkaç y›l sonra, M.Ö. 310’da daha sonra M›s›r’›n taht›na geçe- cek olan Ptolemiaos taraf›ndan özgürlü¤üne kavufltu- rulmufltur. Bütün bu mücadelelere ra¤men, M.Ö. 4. yüzy›lda kamu binalar›n›n ve kutsal alanlar›n say›s› ol- 39 Iasos Historical Notes dukça artm›fl, agoran›n düzenlenmifltir. M.Ö. 3. yüzy›l›n so- nuna do¤ru, Alinda hü- kümdar› Olympik- hos’un sald›rgan siyase- tinin hedefi olmufltur. Olympikhos’un sald›r›- lar›ndan iyice bunalan ‹asos, M.Ö. 220’ye do¤ru, kendisiyle ayn› Dor kökenle- rini paylaflan ve bu yüzden akrabal›k ba¤lar› (synghe- nenia) olan Rhodos’tan yard›m istemifltir. M.Ö 201’de Anadolu’da sefe- re ç›kan Makedonia kra- l› V. Philippos’un kontrolü- ne girmifltir. Hem iç ke- Geç Hellenistik Döneme ait bir simi hem de denizi fleh- Megara kâsesi parças›. rin bat›s›ndaki düzlük- ten kontrol eden savunma duvarlar› bu dönemde infla edilmifl olmal›d›r. Makedonia’n›n bölgedeki varl›¤› Roma’n›n ‹kinci Ma- kedonia Savafl› s›ras›nda duruma müdahale etmesine se- bep olmufltur. Rhodos bu s›rada ‹asos’tan yard›m ister. Kynoskephalai’deki Roma zaferinden sonra (M.Ö. 197), V. Philippos Roma’n›n iste¤ine uyarak flehri boflaltmak zorunda kalm›flt›r. Ancak, bu arada ‹asos Syria kral› III. Antiokhos’un hâkimiyeti alt›na girer ve buraya garnizon- lar yerlefltirir. M.Ö. 199/8’de (baz› bilim adamlar›na göre M.Ö. 228’de) meydana gelen bir deprem soncunda flehirde ciddi bir tahribat meydana gelmifltir. Bununla ilgili bir yaz›tta III. Antiokhos’un kar›s› Laodike’nin felaketten zarar görenlere yapt›¤› yard›mlardan bahsedilmektedir. Bu yard›mlar›n karfl›l›¤›na flehir minnettarl›¤›n› belirt- mek amac›yla, çeflitli yap›lara para yard›m›nda bulunan Antiokhos’a ait bir kült kurmufltur. Ancak flehir bu yüz- 40 ‹asos den bölünür: Sürgüne gönderilen baz› vatandafllar Sele- ukos yönetimine karfl› ç›karak Roma’dan yana tav›r ta- k›nm›flt›r. Roma ve Syria kral› aras›nda meydana gelen savafl s›ras›nda, ‹asos’un topraklar› amiral Lucilius Aemilius Paulus’un Karia’daki operasyonlar›nda ya¤malanm›fl- t›r (M.Ö. 190). Antiokhos’un Magnesia ad Spylum’da yenilgiye u¤ramas›ndan ve ard›ndan yap›lan Apameia Bar›fl›’ndan sonra (M.Ö. 189), ‹asos muhtemelen Rho- dos’a verilen k›y› fleridine (perea) dahil olmufltur. M.Ö. 167’ye kadar süren bu statüsü, ayn› y›l Ro- ma’n›n Makedonia kral› Perseus’a karfl› kazand›¤› za- ferden sonra de¤iflmifl, flehre “özgürlü¤ü” verilmifltir. Daha sonra, Pergamon Krall›¤›’n›n Roma’ya geçmesi- nin ard›ndan (M.Ö. 133), ‹asos di¤er Karia flehirleri ile birlikte Asia eyaletinin bir parças› olmufltur. Bu yeni dü- zenleme, Pontos kral› VI. Mithridates tehlikesi ile kar- fl› karfl›ya kal›r. ‹asos öteki Anadolu flehirleri gibi kral› Roma’ya karfl› destekler (M.Ö. 88). Bu ittifak›n ortaya ç›kmas›n›n bir nedeni de Asia eya- letindeki kötü yönetime karfl› duyulan hoflnutsuzluktu. Sulla ‹asos’u ele geçirdikten sonra korsanlar›n flehri ya¤malamas›na izin vermifltir. Dardanos Bar›fl›’ndan (M.S. 85) sonra, Roma ceza olarak bölgenin büyük k›sm›n› imparatorlu¤un onar›- m› için zorunlu yard›ma mahkum etmifltir. Roma ‹m- paratorlu¤u’nun yeniden infla faaliyeti Anadolu’nun ekonomisini on y›llar boyunca a¤›r bir yük alt›nda b›- rakm›flt›r. Yak›ndaki Mylasa ile ‹asos aras›nda cereyan eden bir iç savafltan sonra, flehir imparatorluk döneminde nispe- ten sakin bir hayat sürmüfl ve refaha kavuflmufltur. Bü- yük inflaat projeleri Traianus döneminde bafllam›flt›r. Onar›mlar, kamu binalar›n›n süslenmesi ve geniflletil- Sulla ‹asos’u ele geçirdikten sonra korsanlar›n flehri ya¤malamas›na izin vermifltir. 41 Iasos Historical Notes Bir Roma yap›s›na ait Korinthos bafll›¤›. mesi, hususî yap›lardaki art›fl, sonraki dönemde, Hadri- anus ve Antoninus Pius zaman›nda sürmüfltür. Bouleute- rion yeniden infla edilmifl, su yolu yap›lm›fl ve adan›n gü- ney yamaçlar›nda, freskler ve mozaiklerle süslü bir yer- leflim alan› kurulmufltur. Agoradaki an›tsal onar›m çal›flmalar› M.Ö. 138’e ta- rihlenir. Bu dönemde Artemis, imparator ve flehre iki ta- n›nm›fl vatandafl, Thophilos o¤lu Dionysios ve Argaios o¤lu Hierokles taraf›ndan adanm›fl büyük bir revak ya- p›lm›flt›r. ‹nflaat olas›l›kla M.S. 147’de (ya da 144), Ka- ria’n›n büyük bir k›sm›nda zarara yol açm›fl deprem yü- zünden sekteye u¤ram›flt›r. Sonraki yüzy›llar hakk›nda bildiklerimiz azd›r. fiehir muhtemelen sakin hayat›n› sürdürmüfltü ve tarihin ak›- fl› onu bir anlamda es geçmiflti. Yine de, belli bir refah düzeyini sa¤lam›fl olmal›d›r. ‹mparatorluk döneminde ‹asos yak›n›ndaki mermer ocaklar›ndan ç›kan k›rm›z› mermer aranan bir mald›, hatta Bizans döneminde Af- rika’ya, ‹talya’ya ve Konstantionopolis’e bile ihraç edili- yordu. Bu güvenli ve huzurlu ortam, M.S. 3. yüzy›lda barbar kavimler tehlikesiyle bozulmufltur. Yüzy›l›n ortalar›nda (M.S. 253 - 268) Heruli kavminin flehre do¤ru ilerleme- 42 ‹asos si karfl›s›nda, Caracalla’dan Gallienus’a kadarki dönemi kapsayan 3000 kadar sikke, agoran›n güneybat› köflesin- deki odalardan birinin zeminin alt›na saklanm›flt›r. Bu olaylardan sonraki bilgilerimiz H›ristiyanl›k dönemine aittir. M.S. 5. ve 6. yüzy›llar aras›nda ‹asos piskoposluk merkezi olmufltur. Ephesos, Khalkedon, Nikaia ve Kons- tantinopolis konseylerine kat›lan piskoposlar aras›nda, M.S. 431 - 879 aras›nda befl ‹asos’lu piskoposun ad› geç- mektedir. 7. yüzy›l›n ilk yar›s›ndaki Arap ve Sasani ak›nlar› yeni savunma yap›lar›n›n inflas›n› gerekli k›lm›flt›r. Bu döneme tarihlenebilecek mimarî kal›nt›lar aras›nda, daha sonra flehrin idarî ve askerî merkezi olacak k›stak üzerindeki kale bulunmaktad›r. Agoran›n kuzeydo¤u duvar›na bin- dirilmifl çevre duvar›, erken dönem flehir surlar›n› takip etmektedir. ‹darî aç›dan, M.S. 610’dan sonra ‹asos Karabisanoi’a ait genifl bir deniz “thema”s›n›n (Bizans ‹mparator- lu¤u’nda askerî eyalet) bir parças› olmufltur. Buras› iki Bir Bizans kâsesine ait parça. 43 Iasos Historical Notes M.S. 1071’deki, Malazgirt Savafl›’nda Selçuklu Türkleri Bizansl›lara tarihlerindeki en kötü yenilgiyi tatt›rm›fllar ve Anadolu’nun büyük bir k›sm›n› ele geçirmifllerdi. k›sma ayr›larak, her biri bir “drungar”›n idaresine veril- mifltir. 8. yüzy›l›n bafl›nda (M.S. 711 - 732) yap›lan bir reformla, ‹asos’u da içine alan “drungarl›k” özerk ve ken- di strategosu taraf›ndan yönetilen Cibyrreotes “thema”s›na çevrilmifltir. Bölgenin kuzey s›n›r›nda kalan ‹asos Mandalya Körfezi’nin kontrol ediyordu. 10. ve 11. yüzy›llar aras›nda Selçuk tehdidi ‹asos’un kriz dönemine denk gelmifltir. M.S. 1071’deki, Malazgirt Savafl›’nda Selçuklu Türkleri Bizansl›lara tarihlerindeki en kötü yenilgiyi tatt›rm›fllar ve Anadolu’nun büyük bir k›sm›n› ele geçirmifllerdi. Bundan sonraki dönem bölge için oldukça zorlu geçmifli k›y› fleridindeki savunma sis- temleri denizden gelecek bir tehlikeye karfl› güçlendiril- mifltir. ‹asos’un üzerinde bulundu¤u adan›n düzlük kesimini çevreleyen surlar ve bat› liman›na girifli kontrol eden kule muhtemelen bu tarihlerde infla edilmifltir (12. - 13. yüzy›llar). Ancak günlük yaflam devam etmekteydi ve 13. yüzy›lda ‹asos metropolitan›ndan, Miletos “met- ropolis”inin archbishopu olarak söz edilmektedir. Bizans yerleflimi 15. yüzy›lda sona ermifltir. Bu konuda kesin bil- gimiz yoktur, ancak agoradaki bazilikan›n yan›ndaki mezarl›k alan›ndan gelen buluntular, en az›ndan erken Osmanl› döneminde flehirde çekirdek bir nüfusun bulun- du¤unu göstermektedir. 45 Araflt›rmalar ve Kaz›lar Agora: Do¤u stoas›ndan friz blo¤u.  Dans eden Satyr’li arkaik kantharos (Milas Müzesi). 46 ‹asos ünümüzde ‹asos G nerdeyse tamamen terk edilmifltir. fiehri 17. yüzy›lda ziyaret eden ilk seyyahlar ve antik ça¤ tutkunlar› burada birkaç insan görmüfllerdi. Oda mezarl› gömülere sahip nekropolis (Charles Texier - 1849) Baz› kal›nt›lar (özelikle surlar) görülebiliyordu; hat- ta flehrin antik ismi As›n Kalesi fleklinde korunmufltur. 1775’te ‹asos’a gelen Richard Chandler’in canl› tasvirle- rinden sonra, birçok baflka seyyah da flehre u¤ram›flt›r. Bunlardan en önemlisi, 1849’da Charles Texier’in ziyaretidir. fiehri tamam›yla terkedilmifl hâlde bulan Te- xier, alan› kaplayan kal›n bitki örtüsünü yakt›rm›fl ve böylece kal›nt›lar› daha rahat çizebilmifltir. De¤erli bir plan ç›kartabilmesine ra¤men, an›tlara da zarar vermifl- tir. Birkaç on y›l sonra, Alman arkeolog Wilhelm Jude- ich flehri Osmanl›lar›n ya¤malamas›ndan önce (1887) inceleme f›rsat›n› bulabilmifltir. Bu ya¤ma sonucunda da o zaman kadar korunmufl olan surlar ve tiyatro ha- sar görmüfltür. 20. yüzy›l›n bafllar›nda Karia’da incelemelerde bulu- nan ‹talyan arkeologlar ‹asos’ta da çal›flm›fllard›r. Karia konusunda gerçek bir uzman olan Frans›z epigraf Lo- uis Robert ise, ‹asos hakk›nda yazmaya bafllad›¤› monog- rafisini bitirememifltir. fiehri tamam›yla terkedilmifl hâlde bulan Texier, alan› kaplayan kal›n bitki örtüsünü yakt›rm›fl ve böylece kal›nt›lar› daha rahat çizebilmifltir. 47 Araflt›rmalar ve Kaz›lar ‹asos ve do¤u körfezinin plân› (Choiseul Gauffier’den). Dolay›s›yla flehrin büyük bir k›sm›, Atina’daki ‹tal- yan Arkeoloji Enstitüsü müdürü arkeolog Doro Levi’nin 1960’ta kaz›lara bafllamas›na kadar hâlâ keflfedilmeyi bekliyordu. Daha önce Doro Levi, Girit’te bir Minos sa- ray› olan Phaistos’u kazm›flt› ve Minos uygarl›¤›n›n ya- y›l›m alan› ile ilgileniyordu. Bu yay›lman›n co¤rafî s›n›r- lar› neydi? Anadolu k›y›lar›, Herodotos ve Thukydides gibi antik yazarlar›n bahsetti¤i kral Minos’un “thalassok- rasi”sinin (deniz imparatorlu¤u) bir parças› m›yd›? Yi- Bat› körfezinden genel görünüm. 48 ‹asos Bal›k Pazar›. ne bu yazarlar taraf›ndan sözü edilen Karial›lar›n ve di- ¤er Anadolu halklar›n›n rolü neydi? Levi, ‹asos’un bu sorulara arkeolojik yan›tlar verebilecek bir yer oldu¤u- nu düflündü. ‹lk y›llarda, ‹talyan arkeologlar›n olumsuz koflullar alt›nda araflt›rmalar› oldukça genifl bir alanda gerçeklefltirilmifl, baz› an›tsal ya- p›lar incelenerek kronoloji- lerinin ve topografik de- taylar›n›n tespiti için kaz›lar yap›lm›flt›. Yar›mada d›fl›ndaki nekropolisten bir an›t mezar parças›. 49 Araflt›rmalar ve Kaz›lar 1960’tan beri arkeologlar, mimarlar, tarihçiler, epigraflar ve teknik elemanlar flehri araflt›rmaya devam etmektedir. 1960’tan beri arkeologlar, mimarlar, tarihçiler, epig- raflar ve teknik elemanlar flehri araflt›rmaya devam et- mektedir. ‹asos’taki ‹talyan kaz›lar›n›n bafl›na Levi’den sonra Clelis Laviosa (1975 - 1984) geçmifltir ve ondan sonra da yerini Fede Berti alm›flt›r. Kaz›lar›n yan›nda ‹talyan ekibi agoran›n temizlen- mesi ve restorasyonu, “Bal›k Pazar›” olarak bilinen an›t mezar›n kaz›lardan ç›kan eserler için bir çeflit müze flek- line sokulmas› (1995), “Mozaikler Evi”ne çat› yap›lma- s›, bat› liman›ndaki Bizans kulesinin ve halk taraf›ndan “Saat” diye adland›r›lan Roma an›t mezar›n›n onar›m› gibi çal›flmalar› da yürütmüfltür. Saat Kulesi. 51 ‹asos fiehri Do¤u Kap›s› içindeki Geç Roma kamu binas›.  ‹asos’dan bir terrakotta (Milas Müzesi). 52 ‹asos asos’un baz› ‹ antik yazarlar›n (örne¤in Strabon) belirtti¤i gibi bir ada üzerinde konuflland›¤› ‹asos yar›madas›n›n bat› yamaçlar›. konusunda herkes hemfikir de¤ildir. Bugün yerleflim, yaklafl›k 900 m uzunlu¤unda 450 m geniflli¤inde, deniz seviyesinden 80 m yükseklikte kaya- l›k bir yar›mada üzerinde bulunur. Anlafl›lan k›stak, fleh- rin ard›ndaki dar ovadan bir ›rmak ile tafl›nan toprakla meydana gelmifltir. fiehir, en büyü¤ü do¤uda da¤l›k bir burunla çevrili, di¤eri de bat›da olmak üzere iki limana sahiptir. ‹asos’un bulundu¤u yar›madan›n bat› yamac› oldukça diktir ve yo¤un yerleflime sahne olmufl dar, düz alanla sona erer. Öte yandan bat› ve güney yamaçlar k›- y›ya bir dizi do¤al ve yapay teraslar sayesinde daha az e¤imle iner. Buras› yerleflime uygundur ve özellikle ya- flam alan› olarak kullan›lm›flt›r. Dar sokaklarla (tiyatro- nun yak›n›ndakiler gibi) ayr›lm›fl küçük bloklar kadar, di¤erlerinden ayr› infla edilmifl büyük evler de bulunmak- tad›r. Tepenin zirvesinde, ‹asos’un akropolisi yer al›r. Buras› geleneksel olarak Rodos fiövalyeleri ile iliflkilen- dirilen 12. - 13. yüzy›la ait bir savunma duvar› ile çevre- lenmifltir, ancak daha er- kene giden yerleflim izle- Öte yandan bat› ve ri vard›r. güney yamaçlar k›y›ya Yerleflilen alan, bu- bir dizi do¤al ve gün sadece çok az bir bö- yapay teraslar lümü korunmufl M.Ö. 4. yüzy›l surunun içinde kal- sayesinde daha az maktad›r. Burada flehrin e¤imle iner. bafll›ca kamu binalar› yer 53 ‹asos fiehri Agora: Bizans kap›s›. al›r. K›smen korunmufl ve kaz›s› yap›lm›fl bu alanda bi- nalar flehrin uzun tarihi boyunca birbirinin üzerine in- fla edilmifltir. Sonuçta gözle görülebilir olan kal›nt›lar en geç olanlard›r ve genellikle Hellenistik, Roma, Bizans ve Bizans sonras› dönemlere aittir. Akropolise giden yolun bafl›nda Roma döneminde tekrar infla edilmifl agoran›n zarif portikolar› yükselmek- tedir. Bu alan›, flehir meclisinin (boule) toplant› yeri olan bouleuterion gibi en önemli kamu binalar› çevrelemek- tedir. Agora: Güney stoa. 54 ‹asos ‹asos’ta din, do¤al olarak paganizmden H›ristiyanl›¤a do¤ru geliflme göstermifltir. Do¤u Kap›s›n›n yan›ndaki Zeus Megistos kutsal ala- n›, yar›madan›n güney ucunda yer alan Demeter ve Ko- re kutsal alan› ve yeri flimdilik bilinmeyen ünlü Artemis Astias kült heykeli önemli tap›m merkezleriydi. ‹asos’ta din, do¤al olarak paganizmden H›ristiyanl›- ¤a do¤ru geliflme göstermifltir. Bu durum H›ristiyan va- tandafllar›n M.S. 5. - 6. yüzy›lda zenginliklerini de a盤a vuran baz› yap›lar infla ettirmelerinden de anlafl›labilir. Hem flehir sular›n›n d›fl›nda hem de içinde çeflitli kutsal yap›lar yükselmifltir. Bunlardan en dikkat çekici olan› yerleflim alan›n›n d›fl›nda, Do¤u Kap›s› ile “Bal›k Paza- r›” aras›ndaki, önündeki apsisi ve narteksi korunmufl 12. yüzy›la ait üç nefli bazilikad›r. Ayn› derecede önemli bir baflka yap› da, 6. yüzy›lda yap›lm›fl üç nefli bazilikad›r. Yap›, o s›rada çoktan geçirdi¤i deprem sonras›nda hara- Artemis Astias Kutsal Alan›’ndan bir Dionysos heykeli. 55 ‹asos fiehri Hellenistik agoradan bir friz blo¤u. beye dönen agoran›n ortas›ndad›r ve inflas›nda daha er- ken yap›lar›n sütun bafll›klar›, sütun parçalar›, frizleri ve saçakl›klar› kullan›lm›flt›r. Pagan binalar›n yüzeylerine kaz›nm›fl haçlar ve H›ristiyan yaz›tlar› yeni dinin yay›l›- m›na kan›tt›r. Kilisenin ömrü uzun olmufl ve Bizans dö- neminden Osmanl› döneminin bafllar›na kadar (15. yüz- y›l) sürekli onar›larak hayat›n› sürdürmüfltür. Bu yüzy›l- lar boyunca flehir yaflam› kademeli olarak gerilemifltir, akropolisteki bazilikan›n çevresinde kümelenmifl mezar- lar ve mezarl›ktaki say›s›z gömüler büyük bir nüfusun varl›¤›na iflaret etmektedir. Tepeyi ve k›sta¤›n üzerindeki castrumu (muhteme- len sivil idarî ve askerî yönetim merkezi) kaplayan Orta- ça¤ surlar›, yerleflimin geç dönemlerine ait en önemli kal›nt›lar›ndan biridir. Hem flehir sular›n›n d›fl›nda hem de içinde çeflitli kutsal yap›lar yükselmifltir. 57 Savunma Yap›lar› Bat› liman›ndaki Bizans kulesi.  Agora: Üzerinde aslan kabartmas› bulunan bronz Bizans kemer tokas›. 58 ‹asos ehir fi surlar›n›n inflas› M.Ö. 4. yüzy›la, muhte- melen flehrin Hekatomnos sülâlesi satraplar› yönetiminde geçirdi¤i döneme (M.Ö. 377-353) ‹asos’u çevreleyen tepeler üzerindeki flehir duvarlar› (Charles Texier - 1849). tarihlenir. fiehir Surlar› Bu tarihin dayanak noktas›, Do¤u Kap›s›’na ait bir tafl blok üzerindeki yaz›t›n harf formlar› ve tafllar›n ifl- çili¤idir. Bugün surlardan geriye sadece bölük pörçük izler kalm›flt›r. Asl›nda 1887’de, yüzeydeki tafl bloklar›n birço¤u Osmanl› yetkililerinin emriyle ‹stanbul’a nak- ledilerek Bebek Liman›’n›n inflas›nda kullan›lm›flt›r. Ancak, Charles Texier’nin 1849’da yapt›¤› bir çizim, bi- ze surlar hakk›nda genel bir fikir vermektedir. Surlar 2 km uzunlu¤undad›r ve antik ça¤da özellik- le k›stak taraf›nda flimdikinden farkl› olan k›y› fleridini takip etmekteydi. Duvarlar bat›da befl, do¤uda ise dört kuleyle desteklenmifltir. Di¤erleri gibi kare temelli olan bir tanesi güneydeki kap›y› korumaktad›r. ‹kinci bir gi- rifl anakarada, üçüncüsü de do¤uda aç›lm›flt›r. Surlar 2 km uzunlu¤undad›r ve antik ça¤da özellikle k›stak taraf›nda flimdikinden farkl› olan k›y› fleridini takip etmekteydi. 59 Savunma Yap›lar› fiehir surlar›: Güney taraf›ndaki kule. Bu önemli savunma sistemi, savafl ve bar›fl zaman›n- daki koflullara göre tekrar tekrar plânlanm›flt›r. Roma ve daha sonra Bizans döneminde savunmaya yönelik ih- tiyaçlar nedeniyle sa¤lamlaflt›rma çal›flmalar›na giriflil- mifl ve baz› kap›lar kapat›lm›flt›r. Agoran›n mevcut giriflinin yan›nda bosajl› bir duvar parças› yer al›r. Savunma, muhtemelen bunun bitifli- ¤inde, yer alan kulenin üst katlar›ndaki odalardan ya- p›lmaktayd›. fiehir surlar›: Agoran›n günümüzdeki giriflinin yan›ndaki kule. 60 ‹asos Bat› liman›ndaki Bizans kulesi. Bat› Liman›ndaki Kule fiimdi suyun alt›nda kalm›fl iki paye, ‹asos’un bat› li- man›n› kapat›yordu. fiehrin aç›k denize karfl› bulundu- ¤u enlemesine ve ters konumu, ayr›ca rüzgâr›n yönü göz önüne al›n›rsa, bunlar›n dalgak›ran olmad›klar›, limana girifl ç›k›fl› kontrol ettikleri anlafl›lmaktad›r. Bunlar, hem agora ile ayn› yap› kat›nda hem de do¤u k›y›s› boyunca bulunan liman yap›lar›n›n infla edildi¤i döneme, yani Er- ken ‹mparatorluk Dönemine aittir. Muhtemelen Orta Bizans Döneminde do¤udaki kü- çük limana bir kule eklenmifltir. Kulenin kuzey ve bat›s› sa¤lam destek duvarlar›yla güçlendirilmifl ve silahlar›n kullan›lmas› için iki s›ra mazgal deli¤i aç›lm›flt›r (kule- nin güney cephesi denize gömülmüfltür). 2 m kadar yük- seltilmifl girifli do¤uya aç›l›r ve olas›l›kla kara taraf›na aç›- lan ve surlara ba¤l› bir geçit ifllevini görmüfltür. Kulenin iki kat› vard›r: alt katta küçük bir sarn›ç ve bir kap›n›n Bunlar, hem agora ile ayn› yap› kat›nda hem de do¤u k›y›s› boyunca bulunan liman yap›lar›n›n infla edildi¤i döneme, yani Erken ‹mparatorluk Dönemine aittir. 61 Savunma Yap›lar› arkas›nda ahflap bir rampa bulunur. Üst katta ise bir flö- mine vard›r ve çat› da muhtemelen piramit fleklindeydi. Bu yap›n›n tarihi hâlen tart›flmal›d›r. K›br›s’taki ben- zer destek duvarlar›na sahip kalelerle yap›lan karfl›laflt›r- malar ve baz› tarihsel ç›kar›mlara göre, infla tarihi Bizans ‹mparatorlu¤u’nun s›k›nt›l› bir dönemine, bu k›y›daki savunma sisteminin denizden gelebilecek tehlikelere kar- fl› güçlendirildi¤i 12. - 13. yüzy›l olmal›d›r. Öte yandan, Osmanl› denizcisi Piri Reis’in ‹asos’ta II. Bayezid taraf›n- dan 1481 - 1512 aras›nda “sunî liman›” savunmak amac›y- la yapt›rtt›¤›n› söyledi¤i “kule”yi söz konusu yap›yla ilifl- kilendirenler de vard›r. Bat› liman›ndaki Bizans kulesinin içi. 63 Agora Alan› Bouleuterion.  Silindirik mermer sunak. 64 ‹asos atandafllar›n V topland›¤› ana meydan olan agora, k›sta¤›n yak›n›ndaki düzlük alan› kaplar. Buraya olas›l›kla Bizans döneminde flehir suruna aç›lan kemerli bir kap›dan girilmektedir. Agora: Do¤u stoas›. Yap›lan kaz›larda birbiri üzerine gelen, ama her za- man kolayca ay›rt edilemeyen yap› katlar› ortaya ç›kar›l- m›flt›r. Bunlar baz› kültür boflluklar›yla birlikte Kalkoli- tik/Erken Bronz Ça¤› I’den Geç Bizans dönemine ka- dar olan zaman dilimin kapsar. En erken arkeolojik buluntular M.Ö. 3. biny›la kadar gitmekle birlikte, en erken yap›lar, Bronz Ça¤› yerlefli- mine (M.Ö. 2. biny›l) ait baz› duvar kal›nt›lar›d›r. Bun- lar›n üzerinde de bir Geometrik Dönem mezarl›¤› (M.Ö. 8. - 7. yüzy›l) vard›r. Agora: Bizans kap›s›. 65 Agora Alan› Bunlar baz› kültür boflluklar›yla birlikte Kalkolitik/Erken Bronz Ça¤› I’den Geç Bizans dönemine kadar olan zaman dilimin kapsar. Agora. Do¤u stoas›na ait bir saçakl›k üzerindeki yaz›t. Kuzey-güney güney do¤rultusunda, su tutmak için bir havuza ba¤lanm›fl masif bir duvar M.Ö. 6. yüzy›la tarih- lenmektedir. Havuz, dibe inen birkaç basamakl› bir mer- divene sahiptir ve dipte çok say›da çanak çömlek parça- s›na rastlanm›flt›r. Yak›ndaki bir yap›da bulunan parça- lar havuzdakinden çok daha fazlad›r. Oluklar, küçük kanallar ve kanalizasyon yollar›ndan oluflan kompleksler M.Ö. 5. yüzy›la ve Hellenistik Döne- me aittir. Bunlar birbiri üzerinden geçerek bütün alan› kat etmektedir. Roma Dönemi tabakas›n›n alt›ndaki do- ¤u-bat› yönünde uzanan büyük kanalizasyon sistemi, fleh- rin yüksek kesimlerinden gelen sular›n drenaj›n› yapa- rak k›stakta denize b›rakmaktayd›. Muhtemelen M.Ö. 5. yüzy›lda küçük tafl parçalar›ndan oluflan bir tabaka alttaki yap› katlar›na kal›n bir çizgi çek- mifltir. “Çifte Balta Kutsal Alan›” olarak adland›r›lan kü- çük bir kutsal yap›, bu tabakayla iliflkilendirilmektedir. Alan M.Ö. 4. yüzy›lda farkl› bir ifllev yüklenmifl ve fleh- rin bafll›ca meydan› (agora) olmufltur. Düzgün kesilmifl tafl bloklardan meydana gelen, kuzey ve do¤udaki duvar kal›nt›lar› bu dönem aittir ve genifl alan›n› (107m x 87 m) s›n›rlamaktad›r. Yerleflim alanlar›na aç›lan an›tsal ka- p› ise do¤uda yer al›r. Agoran›n ortas›nda, çeflitli küçük kutsal yap›lar ve su- naklar bulunmaktad›r. Günümüze gelen mimarî kal›nt›- 66 ‹asos Agora: Genel görünüm. lar M.Ö. 2. yüzy›la tarihlenen ‹on düzeninde küçük bir ta- p›na¤›n (naiskos) rekonstrüksiyonuna izin vermektedir. Sunaklardan geriye sadece dikdörtgen ya da kare temel- ler kalm›flt›r ve bunlar bazen tafl döfleli zemine sahiptir. M.S. 2. yüzy›l, agoradaki an›tsal inflaat faaliyetlerine sahne olmufltur: Alan›n dört bir yan›n› çevreleyen zarif Agora: Güney stoadaki Bizans oca¤›. 67 Agora Alan› portikolar (stoa) bu döneme tarihlenir. Portikolar bir- kaç kez Anadolu’nun k›y›lar›n› vuran depremlerden et- kilenmifltir. ‹lk hasar, inflaat›n bafllamas›ndan sonra mey- dana gelmifltir ve inflaat hiçbir zaman tamam›yla bitirile- memifltir. Kaz›lar›n sa¤lad›¤› kan›tlara göre, son hasar Iustinianus döneminden (M.S. 6. yüzy›l) önce olmufltur. Bizans döneminde y›k›k sütunlar›n aras›ndan yükse- len kalitesiz yap›larda daha eski binalara ait sütunlar ve mimarî elemanlardan yararlan›lm›flt›r. Baz› endüstriyel yap›lar (metal, çömlek ve cam üretimi için ocaklar) 10. - 11. yüzy›llarda güney ve do¤u stoada yer almaktayd›. Zamanla, agoran›n kal›nt›lar› toprak alt›nda kalm›fl ve kuzeydo¤u köflesinde, k›sta¤›n yak›n›na bir Ortaça¤ kalesi (castrum) infla edilmifltir. Bu savunma sistemi k›s- men antik surlardan yararlanm›flt›r. Modern yola bakan sura birlefltirilmifl zarif kemerli kap› buna örnektir. Ka- lenin içinde geç antik ça¤ ve Ortaça¤a ait çeflitli yap›lar ile Selçuklu ve Osmanl› dönemine tarihlenen daha geç binalar bulunmaktad›r. Castrum olas›l›kla M.S. 7. - 8. yüz- y›llarda Pers ve Arap tehdidine karfl› Bizans ‹mparator- lu¤u’nun ald›¤› önlemler kapsam›nda infla edilmifltir. 68 ‹asos K›stak yak›n›ndaki Ortaça¤ kalesinin plân›. Akanthus yapraklar›yla süslü zarif bir mimarî frize ait bloklar, muhtemelen Hellenistik Dönem’de yap›lan ago- ra düzenlemesinin bir parças›d›r. Bunlar bat› stoadan getirilmifl ve çok daha geç tarihli duvarlarda (“Bal›k Pa- zar›”ndaki gibi) kullan›lm›flt›r. Ço¤unlukla kandiller ve kaliteli yemek kaplar›ndan oluflan Augustus dönemine ait iki grup adak buluntusu, alan›n ortas›ndaki sunaklardan birinin temeline dikkat- le saklanm›flt›r. Bunlar aras›nda yer alan kabartmal› hay- Bunlar aras›nda yer alan kabartmal› hayvan ve hayalî yarat›klarla süslü (aslan, grifon, kanatl›) üç bronz kemer parças›, yerel iflliklerde üretilmifl olmal›d›r. 69 Agora Alan› Hellenistik agoradan bir saçakl›k blo¤u. van ve hayalî yarat›klarla süslü (aslan, grifon, kanatl›) üç bronz kemer parças›, yerel iflliklerde üretilmifl olmal›d›r. Sasani sanat›n›n aç›k etkilerini tafl›yan ikonografik özel- likleri, Bizans dünyas› arac›l›¤›yla al›nm›fl olmal›d›r. Agora: Aslan kabartmal› bronz Bizans kemer tokas›. 70 ‹asos Yap›n›n içinde, daha erken yap› safhalar›na, olas›l›kla Geç Bronz Ça¤›’na ya da Orta Bronz Ça¤›’n›n bafllar›na ait duvar ve zemin kal›nt›lar› yer al›r. Agoradaki Bronz Ça¤› yap›lar›n›n plân›. Bronz Ça¤› Yap›lar› Agora alan›nda 1960’larda ve 1970’lerde yürütülen kaz›lar Bronz Ça¤›na, ço¤unlukla M.Ö. 2. biny›l›n orta- lar›na tarihlenen yap›lara ait duvarlar ve döflemeli zemin- ler gün ›fl›¤›na ç›karm›flt›r. Bunlardan en dikkat çekici olan›, kareye yak›n bir plâna sahip “F Yap›s›”d›r. Geç Bronz Ça¤›’n›n erken bir safhas›na ait yap›, Minos mi- marisinden bildi¤imiz üçgen biçimli ifllenmifl tafllarla in- 71 Agora Alan› Agora’daki Bronz Ça¤› yap›s›. fla edilmifltir. Kuzey duvar›na paralel giden dar bir yol, duvar›n ortas›ndaki kap› taraf›ndan kesilmektedir. Yap›- n›n içinde, daha erken yap› safhalar›na, olas›l›kla Geç Bronz Ça¤›’na ya da Orta Bronz Ça¤›’n›n bafllar›na ait duvar ve zemin kal›nt›lar› yer al›r. Yap›- n›n tahribi, çeflitli Anadolu ve Minos (komik kâseler, piflirme kaplar› ve a¤›rflaklar) üslûbunda yerel çanak çömlek ile Geç Minos IA’ya ait it- hal mallar›n yard›m›yla (baz›la- r› zeminde in situ, baz›lar› da k›r›k halde bulunmufltur) ta- rihlenmifltir. Keramikler ve stratigrafik kan›tlar›, F Yap›- s›’n›n Santorini volkan›n›n patlamas›na yak›n bir tarihte y›k›ld›¤›n› göstermektedir. Santorini’nin patlamas›, yap›- n›n kuzeybat› köflesinde, hâlen ay›rt edilebilen kal›n bir tüf Bronz Ça¤› tabakalar›ndan çanak çömlek parças›. 72 ‹asos The precise calendar date of the eruption is controversial, but must have occurred between c. 1650 and 1500 BC. ya da volkanik kül tabakas› b›rak- m›flt›r. Patlaman›n kesin tarihi tart›flmal›d›r, ama yaklafl›k M.Ö. 1650 - 1500 aras›nda meyda- na gelmifl olmal›d›r. Bu olaydan k›sa bir süre sonra, oldukça da- Bronz Ça¤› tabakalar›ndan çanak yan›ks›z bir yap›, “B Ya- çömlek parças›. p›s›” bu tüf tabakas›n›n ve k›smen F Yap›s›’n›n kuzey duvar› üzerine infla edilmifltir. Ne yaz›k ki, flimdi nerdeyse tamamen yok olmufltur. Bununla birlikte, kera- mik buluntular› Geç Minos/Geç Bronz Ça¤› I (muhteme- len Geç Minos IB)’e iflaret eder ve baz› yerel yap›m Mi- nos konik kâselerini de içerir. B Yap›s›’n›n tahribinden sonra (bir yang›n sonucunda), ‹asos’taki Minos varl›¤›n›n yerini Miken ile yak›n iliflkiler alm›flt›r. Miken varl›¤› ago- radaki çok say›da çanak çömlekle kendini göstermekte- dir, ama bu döneme (M.Ö. 15. - 12. yüzy›l) kesin bir fle- kilde atfedilebilecek mimarî kal›nt› nerdeyse yoktur. Geometrik Dönem Nekropolisi Geç Geometrik (M.Ö.8. - 7. yüzy›l) nekropolisi, ‹asos agoras›n›n bat› k›sm›ndad›r ve Bronz Ça¤› tabakalar›n›n üzerine infla edilmifltir; bu yüzden baz› erken yap›lar› tah- rip etmifltir. fiimdiye kadar çeflitli tiplerde yüzün üzerinde mezar kaz›lm›flt›r. Bunlar genellikle do¤u-bat› do¤rultusunda- d›r ve aralar›nda yass› tafllardan yap›lm›fl lahitler, yatay ya da dik yerlefltirilmifl büyük urnelerin (pithos) içindeki in- humasyon ve kremasyon gömüleri, amphora veya az çok dikdörtgen terrakotta lahitlerdeki kremasyonlar bulunur. 73 Agora Alan› Geometrik nekropolis. Gömüler tek olmayabilir; birçok durumda mezarlar birkaç kifli için kullan›lm›flt›r ve böyle örneklerde ilk gö- münün kemikleri bir köfleye toplanm›flt›r. Bazen ikinci gömüler için yass› tafltan kefenler kullan›lm›flt›r. Mezar hediyeleri ço¤unlukla yerel ve kaliteli kilden üretilmifl, dönemin tipik süslemeleri (fleritler, dalgal› çiz- giler, üçgenler, zikzaklar, ok ucu flekilleri vb.) ile deko- re edilmifl çanak-çömlekler (testiler, kadehler, küçük kra- terler, kâseler, amphoralar) ve kaba kilden kaplardan (küçük testiler, çift kulplu kaplar, kavanozlar) oluflmak- tad›r. Ayr›ca bronz tak›lar (bilezikler, kolye parçalar›, yü- zükler, spiral saç tokalar›, fibulalar) ve küçük bir demir b›çak bulunmufltur. Baz› kad›n mezarlar›nda terrakotta i¤ler, çocuk mezarlar›nda ise terrakotta biberonlar ve de- niz kestanesi kabuklar› ele geçmifltir (buluntular› bir k›s- m› ‹zmir Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir). 74 ‹asos Geometrik gömülerde bulunmufl çanak çömlekler. “Çifte Baltalar Kutsal Alan›” Agoran›n do¤u bölümünde, k›smen a盤a ç›kar›lm›fl bir yap›, buluntular›ndan dolay› “Çifte Baltalar Kutsal Alan›” olarak adland›r›lm›flt›r ve Klâsik Döneme tarih- lenir. Bu kutsal yap›da birbiriyle iliflkisi olmayan, kal›n duvarl›, kuzey-güney do¤rultusunda iki oda yer al›r. Gü- ney odas›n›n köflelerinde, kireçtafl›ndan paralel yüzlü temel tafllar› bulunur ve bunlar›n yukar› bakan yüzleri, üzerlerine bir blok gelebilecek flekilde ifllenmifltir. ‹çe- ride, güneydo¤u köfleye dayanm›fl yuvarlak bir tören oca- ¤› (eskhara) vard›r. Yap›n›n, Karia’n›n en büyük tanr›- s› Zeus Labrandeus’a adanm›fl oldu¤u sav›, burada bu- Agoran›n do¤u bölümünde, k›smen a盤a ç›kar›lm›fl bir yap›, buluntular›ndan dolay› “Çifte Baltalar Kutsal Alan›” olarak adland›r›lm›flt›r ve Klâsik Döneme tarihlenir. 75 Agora Alan› Çifte Baltalar Kutsal Alan›. lunmufl çifte balta fleklindeki çok miktarda küçük kurflun levha (tanr›n›n atribüsüdür) ve yan› bafllar›nda ortaya ç›- kar›lm›fl bir mermer piramit üzerindeki çifte balta kabart- mas›d›r. Bu piramit belki de yukar›da bahsetti¤imiz tafl te- mellerden birinin üzerine yerlefltiriliyordu. Küçük çifte balta levhala- r›n yan›nda, üzerinde delik- ler olan küçük kurflun diskler, haçlar, spiraller veya konsant- rik dairelerden meydana ge- len çok say›da buluntu grubu vard›r. Kutsal Alan’dan ç›km›fl çifte balta örnekleri. 76 ‹asos Agora: Merkezdeki küçük tap›nak, ön cephenin restitüsyonu. Agoran›n Merkezindeki Küçük Tap›nak Geç Hellenistik Dönemde agorada bulunan küçük kutsal yap›lar ve sunaklar aras›nda, ‹on düzeninde kü- çük bir tap›nak (naiskos) vard›r. Uzun süre kullan›mda kalan yap›, sonunda H›ristiyan bazilikas›n›n kuzey nefi- ne bitiflmifltir. Güneye aç›lan naiskos, beyaz mermer üzerinde ifl- lenmifl basit ve zarif mi- marî ögelerinden dola- y› M.Ö. 2. - 1. yüzy›lla- ra tarihlenmektedir. Buras› kült heykeli için infla edilmifl olmal›d›r. Hellenistik ve Roma döneminde agoran›n merkezinde bulunma- s›, heykelin Artemis’e, yani agoran›n portiko- lar›n›n adand›¤› tanr›- Agora: Merkezdeki küçük tap›na¤›n plân› ve restitüsyonu 77 Agora Alan› çaya ait oldu¤una iflaret etmektedir. Naiskos _ fleklinde- ki plân›yla özel bir kült yap›s› grubuna girmektedir. Bo- yutlar›n›n küçüklü¤ü ve ön cephe duvar›n›n bulunma- y›fl›, kült heykelinin d›flar›dan görülebildi¤inin, dolay›- s›yla mimarî düzenlemenin bask›n ögesi oldu¤unun gös- tergesidir. Bouleuterion Bouleuterion agoran›n güneybat› köflesinde, güney stoas›n›n hemen arkas›nda yükselir. Bu, ‹asos’taki en iyi korunmufl yap›lardan biridir. Kaz›lardan önce bile basa- Bouleuterionun rekontrüksiyon çizimi. 78 ‹asos Koltuklar›n ucu aslan pençeleri fleklinde ifllenmifltir. maklar›n üst k›sm› görülebiliyordu ve Texier çizdi¤i ilk flehir plân›nda bunu stadionun kavisli uç k›sm› olarak göstermiflti. Orijinal yap› M.Ö. 4. yüzy›lda, flehir meclisi (boule) kuruldu¤u zaman infla edilmifltir, ancak flimdi görülen düzenleme M.S. 1. yüzy›la aittir. Dikdörtgen bir plâna sa- hiptir (21.80 m x 25.70 m) ve oturma s›ralar› (cavea) üç çeyrek bir daire oluflturur. Binan›n ifllevi de bu dönem- de de¤iflmifltir: Yuvarlak bir merkezî alan, koltuklar ve bir proskenion eklenerek küçük bir kapal› tiyatro olarak kullan›lm›flt›r. Orijinal frons scaenae üç kap›yla bölün- müfl ve iki s›ra niflli sütunla süslenmifltir. Cavea ise mer- divenlerle üç bölüme ayr›lm›fl ve alt basamaklar üstten bir koridor (diazoma) ile ayr›lm›flt›r. Koltuklar›n ucu as- lan pençeleri fleklinde ifllenmifltir. Koro için ayr›lm›fl alan Bouleuterion. 79 Agora Alan› (ambulakra) ve d›flar› ile irtibat› olan merdivenler, yan girifllere (parados) aç›l›r ve yap›n›n her bölümüne ulafl- may› sa¤lar. Hadrianus döneminde agoradaki di¤er ya- p›lar infla hâlindeyken, bouleuterionun ön cephesi zen- gin heykelt›rafll›k eserleriyle süsleniyor, galerilere (tribu- nalia) geçit veren merdivenler ekleniyordu. Yap›y› çevreleyen koridoru dolduran dolgu içinde bir klineye oturmufl, sol eli yast›¤a dayal› sakall› bir erkek fi- gürüne ait büyük bir kabartman›n parçalar› bulunmufl- tur. Di¤er buluntular aras›nda elbise kumafl›n›n alt›nda kalk›k ç›plak bir sa¤ ayak, yüksek kabartma olarak ifllen- mifl uzuv -belki bir kol- parças› ve bir yata¤›n ayaklar›na ait parçalar vard›r. Kabartmadaki sahnenin rekonstrük- siyonu ve yorumu tart›flmal›d›r. Ancak son çal›flmalar, bu figürü flehri kuran ve ona ismini veren kahraman ‹asos’un nadir bir portresi olarak tan›mlamaktad›r. Çok kaliteli bir iflçilik gösteren kabartma Hekatomnos sülâlesi döne- mine (M.Ö. 4. yüzy›l›n ilk yar›s›) tarihlenmektedir. 80 ‹asos Roma Agoras› Agoran›n do¤u saçakl›¤› boyunca uzanan çifte yaz›t, genifl dikdörtgen alan› dört yandan çevreleyen zarif por- tikolar›n (stoa) yap›m tarihini kesin bir flekilde -M.Ö. 136 - 138 aras›nda- verir. ‹ki ‹asos’lu vatandafl, Theophilos o¤lu Dionysios ve Argaios o¤lu Hierokles bu an›t› flehrin tanr›ças› Artemis Astias’a, tanr›sal Hadrianus’a (Zeus Olympios Panhellenos unvan›yla), Antoninus Pius’a ve “güzel yurt ‹asos’a” adam›flt›r. Düz gövdeli sütunlar Korinthos ve Pergamon bafll›k- Agora ve Artemis Astias Kutsal Alan›’n›n plân›. 81 Agora Alan› Düz gövdeli sütunlar Korinthos ve Pergamon bafll›klar›na sahiptir ve trabeationa üç flerit ifllenmifltir. Agora’n›n güney stoa restitüsyonu. lar›na sahiptir ve trabeationa üç flerit ifllenmifltir. Mer- mer levhalar duvarlar›n ve yerin kaplanmas› için kulla- n›lm›flt›r. Kuzey ve güney stoalar çift portikoya sahiptir ve ortada payelerle desteklenmektedir ve meyilli bir ça- t› ile örtülmüfltür. Güney stoa bouleuterion ve Artemis Astias kutsal ala- n› gibi kamu alanlar›na geçifl sa¤lar. Bizans döneminde kapat›lm›fl bir kap›, bat› liman›na bakan döflemeli bir ala- na aç›lmaktad›r. M.Ö. 4. yüzy›ldan itibaren tamam›yla Karia gelene¤ine uygun baz› yaz›tlarda buras›, vatandafl- lar› ilgilendiren kanun ve kararlar›n sergilendi¤i Pose- idon stoas›d›r. Bat›s›nda karfl›l›kl› iki oda bulunur; bun- lardan birinin (“kütüphane”) iki duvar›nda bir çift nifl vard›r. Stoan›n öteki ucunda ise üç kemerli bir girifle sa- hip, arka duvar›na bitiflik kaideler bulunan genifl bir oda vard›r. Stoan›n bu bölümünde ortaya ç›kar›lan baz› ya- z›tlardan anlafl›ld›¤› kadar›yla buras› imparator kültüyle ilgili bir yap› olmal›d›r (Caesarium). 82 ‹asos Agora: Do¤u stoadan bir friz ve saçakl›k üzerindeki yaz›t. Do¤u stoa (ve belki de k›smen kaz›s› yap›lm›fl bat› stoa) basit bir portikodur. Pazaryeri sorumlusunun (ago- ranomion) ofisi ve iki eski gömünün üzerine Geç Helle- nistik Dönemde infla edilmifl bir kahraman›n an›s›na ya- p›lm›fl an›t (heroon) gibi kamu binalar› do¤u taraf›nda yo¤unlaflm›flt›r. Agorada tap›n›m, flehirin kurucusu bafl- ta olmak üzere önemli tanr›lar ve kifliler için ayr›lm›flt›. Heroon flehrin çeflitli bölümlerine aç›lan büyük sütunlu yola bakar. Mermer basamaklar boyunca, muhtemelen Dor düzenindeki bir saçakl›¤› tafl›yan sütunlar›n parça- lar›n› görmek mümkündür. fiehrin bu yolun ötesinde nas›l geliflti¤i konusunda çok fley biliyoruz, ama Roma ‹mparatorlu¤u döneminde kamu binalar›ndan meyda- na gelen bir kompleks mevcuttu. Bunlardan en iyi du- rumda olan›, birbirine ba¤lant›l› üç genifl odadan mey- dana gelir. Bunlar›n duvarlar›nda keresteler için oyuk- Kuzey stoada su toplamak için yar›m daire fleklinde bir havuz ve do¤u duvar›nda da bir nifl bulunur. 83 Agora Alan› Agora: Do¤u stoadan bir friz. lar vard›r (sadece kuzey oda kaz›lm›flt›r). Kuzey stoada su toplamak için yar›m daire fleklinde bir havuz ve do¤u duvar›nda da bir nifl bulunur. Heroon yak›n›nda, üzerinde sarmafl›k filizleri, nar, üzerinde yemifl ve kufl bulunan çam dallar›ndan oluflan kabartmalarla süslenmifl tafl bloklar› vard›r. Bunun üze- rinde, kurdele ve inci dizileriyle bezeli boynuzlu bo¤a Agora: Kuzey stoa. 84 ‹asos Bafl›n boyutlar›na bak›l›rsa kolayca tafl›n›labilir olmas› gereken heykelin, bir Karia’l› taraf›ndan M›s›r ziyaretinden dönüflünde getirilmesi mümkündür. tasvirleri yer al›r. Bal›k Pazar›’nda bir araya getirilen par- çalar bir suna¤a ait olmal›d›r ve üslûbu M.S. 1. yüzy›l› ifla- ret etmektedir. Güney stoada, Bizans dönemi yap›lar›ndan birinin ze- minin alt›nda, Artemis Astias kutsal alan›na ç›kan kap›n›n yan›nda bir bazalttan M›s›rl› bafl› (flimdi Milas Müzesi’nde- dir) bulunmufltur. Üzerinde bir uzun tüylü bir flapka bu- lunan bafl, Osiris’i tasvir etmektedir ve Sais dönemine (M.Ö. 7. yüzy›l) tarihlenir. Bafl›n boyutlar›na bak›l›rsa ko- layca tafl›n›labilir olmas› gereken heykelin, bir Karia’l› ta- raf›ndan M›s›r ziyaretinden dönüflünde getirilmesi müm- kündür. M.Ö. 7. ve 6. yüzy›llarda, Karia’l› paral› askerle- rin I. Psammetikhos ve Amasis’e hizmet etti¤i s›rada, ‹a- sos firavunlarla ayr›cal›kl› bir iliflki kurmufl olmal›d›r. Bu stoan›n arka duvar›nda asl›nda bir tap›nak cella- s›na ait, zarif bir arkaik kabartma tafl›yan mermer saçak- Arkaik bir kabartma ile bezenmifl mermer levha (Milas Müzesi). 85 Agora Alan› Agora: Kuzeydo¤u köflesi. l›k parças› kullan›lm›flt›r. Ön yüzünde bir sürücünün (au- riga) kulland›¤› bir savafl arabas› resmedilmifltir; alt›nda ise bir tavflan yavrusu vard›r (flimdi Milas Müzesi’ndedir). Bu önemli buluntu M.Ö. 6. yüzy›la tarihlenmektedir ve ‹asos’taki Miletos’lu heykelt›rafllar›n varl›¤› hakk›nda bir fikir verir. H›ristiyan Bazilikas› Agoran›n merkezindeki H›ristiyan bazilikas›n›n infla tarihi uzun soluklu ve karmafl›kt›r. Muhtemelen M.S. 5. yüzy›lda küçük Hellenistik naiskosun yan›ndaki alan H›- ristiyan ibadetlerinin oda¤› olmufl ve buraya belki de aziz- lerin eflyalar›n› saklayan mermer bir sand›k koyulmufl- tur. Bunun üzerine de üç gömü içeren apsisli dikdört- gen bir yap› infla edilmifltir. Dolay›s›yla, söz konusu yap› baz› flehitlere adanm›fl bir flapel (martyrion) olmal›d›r. M. S. 6. yüzy›lda hem martyrionu hem de küçük tap›na- ¤›n iflgal etti¤i alan› kaplayan bir bazilika yap›lm›flt›r. Ta- p›na¤›n tafllar› sökülerek bazilikan›n yap›m›nda kullan›l- m›flt›r. Cellan›n dikdörtgen tafllar› orijinal yerlerinden 86 ‹asos Agora: H›ristiyan bazilikas›n›n kuzey nefi. hafifçe oynat›larak yeni ya- p›n›n kuzeybat› köflesinde- ki duvar›n temeline yerlefl- tirilmifltir. Ancak zemin dö- flemesi yerinde b›rak›larak di¤er mermerlerin eklen- mesiyle uzat›lm›fl ve kuzey nefin zeminini oluflturmufl- tur. Altta kalan martyri- onun yeri muhtemelen sa- dece mozaik bir yaz›tla be- lirtilmiflti (flimdi kaybol- mufltur). Bazilika üç nefe ve d›fltan poligon biçimli bir apsise sahiptir. Bunun önünde ise, yerel k›rm›z› mermerle döflenmifl küçük bir odaya bitiflik bir narteks Agora: Bazilikan›n yan›ndaki Bizans yer al›r. Güney nefine biti- mezarl›¤›. 87 Agora Alan› Bazilika üç nefe ve d›fltan poligon biçimli bir apsise sahiptir. flik baflka odalar vard›r. Sütun kaideleri orta ve kuzey ne- fi bölen ve günümüze yer yer gelebilmifl duvarda kulla- n›lm›flt›r. Ancak, kaz›lar s›ras›nda agoran›n bu alan›nda- ki Bronz Ça¤› kal›nt›lar›n› incelemek için güney ve orta nefler ile nartheks kald›r›lm›flt›r. Bazilika ve çevresi, buluntulara bak›l›rsa 15. yüzy›la kadar kulla›lm›fl bir mezarl›k taraf›ndan iflgal edilmifltir. fiimdiye kadar 300 mezar kaz›lm›flt›r ve bunlar›n ço¤u çocuk gömüleri bar›nd›r›r. Mezarlar hem infla tekni¤i hem de mezar hediyeleri bak›m›ndan pek ümit verici de- ¤ildir. Bazilikan›n d›fl›ndaki tafl döfleli meydanda yap›lan ka- z›larda, yap›n›n ön cephesinin olas›l›kla deprem sonu- cunda y›k›ld›¤› anlafl›lm›flt›r. Orta Bizans Dönemi’nde ibadet orta nefteki freskler- le süslü küçük bir apsisli yap›da devam et- mifltir. Mermerden zarif bir iconostatis bu dönemden kalmad›r. Bazilikan›n yan›ndaki mezarl›k için- de bulunan gömülerde kiflisel tak›lar (küpeler, bilezikler, cam kolyeler), elbiselere dikilen küçük nesneler (kopça ve dü¤meler) ya da di- nî buluntular (haçlar) bu- lunmufltur. Bunlara ilâve- ten birkaç vazo ve cam ampullae ve nadir bir bu- luntu olarak bir bronz buhurdan (Milas Müze- si’ndedir) ele geçmifltir. Agora: Bizans mezarl›¤›ndan bir mezarda bulunmufl cam flifle. 89 Artemis Astias Kutsal Alan› Artemis Astias Kutsal Alan›: Üç eksedral› yap›.  Artemis Astias Kutsal Alan›’nda bulunmufl Dionysos heykeli. 90 ‹asos goran›n A güney portikosunun arkas›ndaki bir kap›dan, kaz›n›n ilk y›llar›nda ortaya ç›kar›lm›fl Artemis Astias Kutsal Alan›’na geçilir. in antis plânl› küçük tap›nak. Alan, özellikle burada meydana gelmifl garip bir olay dolay›s›yla büyük sayg› görmekteydi: Bargylia’daki Arte- mis Kyndias Kutsal Alan›’nda oldu¤u gibi, Artemis Asti- as Kutsal Alan›’na da bir damla ya¤mur ya da kar düflmü- yordu (Polybios, 16. 12. 4). Yafll› Plinius’a göre (36. 12) Artemis’in arkaik heykelini Boupalos ve Athenis adl› iki heykelt›rafl yapm›flt›r; Polybios da heykelin tap›na¤›n için- de de¤il, aç›k havada durdu¤unu yazmaktad›r. Bugün ise bizi alanda Geç Klasik Dönemden itibaren eklenmifl çeflitli yap›lar karfl›lar. Buradaki en erken yap›, M.Ö. 4. yüzy›la ait in antis planl› (uzun yan duvarlar ve ön cephede iki sütun) bir tap›nakt›r. Roma ‹mparatorluk Döneminden kalma iki heykelin (flimdi Bal›k Pazar›’ndad›r) de gösterdi¤i gibi yap›, Roma döneminde varl›¤›n› sürdürmüfltür. Tap›na¤› çevreleyen genifl dörtgen alan, Hellenistik döneme tarihlenir; kuzey-güney do¤rultusunda konum- Bugün ise bizi alanda Geç Klasik Dönemden itibaren eklenmifl çeflitli yap›lar karfl›lar. 91 Artemis Astias Kutsal Alan› Agora ve Artemis Astias Kutsal Alan›’n›n plân›. land›r›lm›fl ve Dor bafll›kl› yivli sütunlar›n tafl›d›¤› porti- kolarla çevrelenmifltir. Büyük kemerli kap›larla üç oda- ya ba¤lanan güney portikosu özellikle önemlidir. Bir yaz›t parças› (orta ve do¤u kap›lar›n temelini bir- lefltiren genifl ve uzun bloklar›n üzerindedir) alan›n Com- modus döneminde (M.S. 180 - 192) infla edildi¤ini gös- termektedir. Yaz›t, yap›n›n (“eksedra” olarak geçmekte- dir) ad› günümüze gelememifl bir ‹asos vatandafl› tara- f›ndan o¤lu Stephanephoros (taç tafl›y›c›s›) Diokles’in 92 ‹asos Artemis Astias Kutsal Alan›’n›n burada bulundu¤una dair sav, yukar›da bahsetti¤imiz yaz›ta dayanmaktad›r. ölümünün an›s›na imparatora ve Artemis’e adand›¤›n› bildirir. Odalar›n, tanr›çan›n korumas› alt›ndaki flehir arflivlerini bar›nd›rmas› mümkündür. Ayr›ca bat›daki odada bir kaide üzerinde Aphrodite Strateia’ya yap›lm›fl adak yaz›t› göze çarpar. Artemis Astias Kutsal Alan›’n›n burada bulundu¤u- na dair sav, yukar›da bahsetti¤imiz yaz›ta dayanmakta- d›r. Ne var ki, arkeolojik bulgular bunu flimdilik destek- lememektedir. Asl›nda, Artemis flehrin koruyucu tanr›- s› oldu¤undan, ad› birçok yaz›tta karfl›m›za ç›kar (örne- ¤in agoran›n do¤u stoas›ndaki adak yaz›tlar› gibi) ve bu yaz›tlardan baz›lar› tanr›çaya ait ibadet yerlerinin genel- likle flehrin d›fl›nda oldu¤unu akla getirmektedir. Yine de, burada bulunan kaliteli çanak-çömle¤in yerleflme ala- n›ndakilerden daha fazla oluflu ve ço¤unlukla adak efl- yas› fleklinde karfl›m›za ç›kmalar›, Arkaik Dönemde fleh- Artemis Astias Kutsal Alan›: Üç eksedral› yap›. 93 Artemis Astias Kutsal Alan› rin bu bölümünün kutsal bir alana ev sahipli¤i yapt›¤›na iflaret edebilir. Güney portikoda, bo- uleuterionun hemen arka- s›nda yap›lan derin sondaj- lar sonucunda ortaya ç›kan; birbirini kesen, üst üste binen duvar kal›nt›lar›, alan›n Bronz Ça¤›’ndan Bizans Dönemine kadar sürekli kullan›ld›¤›n›n göstergesidir. Bat› portikonun ucunda- ki dikdörtgen niflte, kaidede- ki yaz›t›ndan anlafl›ld›¤›na gö- re Agrippa Postumus ve Her- mes rahibi Melanthos o¤lu Dionysos’un giysili heykeli bulunuyordu. “Aphrodisias okulu”ndan bir heykelt›rafl›n eseri olan heykel, M.S. 7 ci- var›nda adanm›flt›r (flimdi Bal›k Pazar›’ndad›r). Bu alanda ayr›ca ‹asos’ta bugüne kadar bulunmufl Artemis Astias Kutsal Alan›’nda en önemli yaz›tlardan bi- bulunmufl Dionysos heykeli. ri gün ›fl›¤›na ç›kar›lm›fl- t›r: III. Antiokhos’un kar›s› Laodike’nin M.Ö. 228’deki Rhodos depreminden zarar gören ‹asoslular lehine ald›- ¤› önemlerle ilgili yazd›¤› bir mektup. Bu yaz›t ayn› za- manda flehrin vatandafllar›n›n Laodike’ye olan flükran do- lu cevab›n› da içerir (flimdi Bal›k Pazar›’ndad›r). Bouleuterionun do¤usundaki keflif amaçl› kaz›larda, Geometrik, Oryantalizan, Arkaik ve Klâsik dönemlere ait zay›f keramik buluntular a盤a ç›km›flt›r. Bunlar aras›n- da en kaliteli örnek, hayvan frizleri ve Hayat A¤ac›’n› çev- releyen lotus ve grifonlarla süslenmifl, “Orta Yaban Ke- çisi Üslûbu I” (M.Ö. 7. yüzy›l) etkileri gösteren Oryan- talizan oinokhoeye ait parçalard›r. 95 Do¤u Kap›s› ‹çindeki Alan Agora’dan genel görünüm.  Do¤u Kap›s› içindeki an›tlar›n plân›. 96 ‹asos asos’un en iyi ‹ durumdaki sur kal›nt›lar› do¤u sahili boyunca uzan›r. Burada Bizans Dönemine kadar kullan›lm›fl flehir kap›lar›ndan biri vard›r. Do¤u Kap›s›ndaki kompleks. Bugün görülen kemerli yap› Bizans ‹mparatorlu- ¤u’nda yeniden plânlanm›flt›r, ancak M.Ö. 4. yüzy›la ait orijinal kap›, geç yap› kat›n›n 2.5 m alt›ndad›r. ‹ki za- man dilimi aras›nda yol seviyesinde ciddi bir art›fl ol- mufltur. Do¤u Kap›s› içinde ‹asos’un çeflitli devrelerine ait farkl› an›tlar vard›r. Bunlardan biri, Artemis Astias ile birlikte flehrin en önemli ibadet yerlerinden biri olan Zeus Megistos Kutsal Alan›’d›r. Hellenistik Dönemde- ki yo¤un iskân izleri de aç›kça görülebilmektedir. Di- ¤er yap›lar Geç Antikça¤ ve Bizans dönemlerinde infla edilmifltir. Kap›n›n solundaki tipik Geç Roma tu¤la du- var iflçili¤ine sahip yap› oldukça iyi korunmufltur. Bununla birlikte, buradaki keramik buluntular› Kal- kolitik, belki de Erken Bronz Ça¤› I’e tarihlenmekte- dir. Keflif sondajlar› ayr›ca Geç Bronz Ça¤›’nda, ço¤un- lukla Miken Dönemine (M.Ö. 15. - 12. yüzy›llar) ait ke- ramikler ve yap› kal›nt›lar› gün ›fl›¤›na ç›karm›flt›r. 97 Do¤u Kap›s› ‹çindeki Alan Zeus Megistos Kutsal Alan›: in antis plânl› küçük tap›nak. Zeus Megistos Kutsal Alan› Zeus Megistos Kutsal Alan› (teme- nos) Do¤u Kap›s›’n›n iç k›sm›nda yer al›r. Kap›n›n üzerindeki tafl blok- lardan birinin üzerindeki, kut- sal alan›n s›n›r›n› (horos) be- Kap›n›n üzerindeki tafl bloklardan birinin üzerindeki, kutsal alan›n s›n›r›n› (horos) Zeus Megistos Kutsal Alan›: belirten M.Ö. 4. yüzy›l Adak buluntu grubundan yaz›t› bunu do¤rular. piflmifl toprak maske. 98 ‹asos Zeus Megistos Kutsal Alan›: in antis plânl› küçük yap›. lirten M.Ö. 4. yüzy›l yaz›t› bunu do¤rular. Di¤er yaz›t- lardan M.Ö. 5. ve 1. yüzy›llar aras›nda alan›n güçlü bir rahip okulu taraf›ndan idare edildi¤ini ve Zeus’a ilâve- ten Hera’n›n da tap›m gör- meye bafllad›¤›n› ö¤reniyo- ruz. Belki de küçük bir ta- p›nak (naiskos) ya da adak eflyalar›n› saklayan bir depo (thesauros) olan in antis plânl› bir yap›, kutsal alana aittir. Bunun arkas›nda limana inen bir yol bulunur. Yap›, çe- flitli adak kaideleri ve ya- z›tlar bar›nd›ran tafl dö- fleli bir meydana aç›l›r. Tap›na¤›n arka binas›na Zeus Megistos Kutsal Alan›: Adak buluntu grubundan bitiflik bir platformun temelin- piflmifl toprak maske. 99 Do¤u Kap›s› ‹çindeki Alan Do¤u Kap›s›’n›n tafl bloklar›ndan biri üzerindeki yaz›t. de, zeminin alt›nda zengin adak buluntular› ortaya ç›ka- r›lm›flt›r. Bu platform art arda restorasyondan geçmifl ve M.Ö. 4. yüzy›ldan sonra ilkinin yan›na ikinci bir platform yap›lm›fl ve kuzey duvar› daha do¤uya kayd›r›lm›flt›r. Bu küçük yap›n›n önemi ve uzun süreli kullan›m› M.Ö. 6. yüzy›ldan Geç Hellenistik Döneme kadar yay›lan adak eflyalar›ndan aç›kça anlafl›labilmektedir. Tafl döfleli alanda, adak kaideleri ve yaz›tlar aras›nda, M.Ö. 520’ye tarihlenen bir genç (kouros) torsosu bulun- mufltur (‹zmir Müzesi’ndedir). fiimdi Milas Müzesi’nde sergilenen ikinci ve daha küçük bir kouros, ço¤unlukla ithal siyah ve k›rm›z› figürlü Attika vazolar›, yerel ya da çevre bölgelerde üretilmifl vazolar ve çok say›da terrakot- ta figürin ve maskeden oluflan bir adak buluntu grubu içinde bulunmufltur. Bunlar aras›nda bulunan siyah fi- gürlü kraterin a¤›z k›sm›nda yerel halk›n flehirdeki var- l›¤›na iflaret eden Karia dilinde bir yaz›t vard›r. Tap›na¤›n arka binas›na bitiflik bir platformun temelinde, zeminin alt›nda zengin adak buluntular› ortaya ç›kar›lm›flt›r. 100 ‹asos Do¤u Kap›s›’n›n içindeki alan: Geç Hellenistik ve Bizans komplekslerinin plân›. Geç Hellenistik Portiko Kompleksi Yukar›da bahsetti¤imiz küçük kutsal binan›n güney- do¤usunda, Geç Hellenisitk Dönemde (M.Ö. 2. yüzy›l), tafl döfleli (daha sonra bir çeflme infla edilmifltir) yamuk biçimli halka aç›k bir alan vard›r; buras› bir k›smen yiv- li Dor sütunlar› ile çevrelenmifltir. Büyük oranda elden geçmifl oldu¤u anlafl›lan komp- leks, çeflitli boyutlardaki odalardan meydana gelmifltir. Kuzeyde, uzun dikdörtgen plânl› bir tanesinin do¤u ucu Do¤u Kap›s›’n›n iç k›sm›ndaki portiko kompleksi. 101 Do¤u Kap›s› ‹çindeki Alan apsislidir. Karfl›da ise, kemerli bir girifle sahip, bir çift sütun taraf›ndan desteklenen bir baflka oda vard›r. Ba- t›daki odalar›n taban› mozaik kapl›d›r, ancak bunlar›n sadece duvar boyunca bir k›sm› günümüze kalabilmifl- tir. Güney odalar›n›n bir bölümünde ikinci kat vard›r. Bu k›s›mdaki yap›n›n günümüze kalm›fl duvarlar› bosaj- l›d›r ve flehrin ana caddesine bakmaktad›r. ‹ki dar ve pa- ralel yol kompleksi do¤u ve bat›da s›n›rlamaktad›r. Bizans Yap›lar› Portiko kompleksine ait uzun apsisli yap› henüz ta- mam› kaz›lmam›fl daha geç bir binan›n parças› olmufl- tur. Gri ve k›rm›z› mermerden (Iasos cipollino) zemin döflemesi bu geç döneme tarihlenebilir. Yap›n›n iki gi- rifli kuzeye do¤ru yay›lm›fl bir dizi odaya geçit verir. Bun- lardan en ilginci, karmafl›k geometrik bir desenle dö- flenmifl çok renkli bir mozaik zemine sahip (‹talyan eki- binin depolar›nda saklanmaktad›r), M.S. 5. yüzy›la ait genifl bir apsisli bir salondur. Siyah-beyaz motiflerle süs- lü di¤er mozaikler biti- flikteki odalardad›r (Bal›k Pazar›’nda ser- gilenmektedirler). H›- ristiyan Bazilikas› ola- rak adland›r›lan komp- leksin infla amac› kesin de¤ildir. Miletos’daki piskoposluk kona¤› ile benzerlikleri ve flehir- deki merkezî konumu, yap›n›n ‹asos piskopo- sunun evi oldu¤unu düflündürmektedir. Do¤u Kap›s›’n›n iç k›sm›: Bizans yap› kompleksine ait apsisli yap›n›n plân›. 103 Tiyatro Tiyatro: Analemma duvar›.  Tiyatronun plân› (Charles Texier’den, 1849). 104 ‹asos iyatro tepenin do¤u T k›sm›nda yar› yolda, akropolis ve yerleflim alanlar›na giden dik yokuflun üzerindedir. Muhtemelen M. Ö. 4. yüzy›lda inflas›na bafllanan yap›, Charles Texier 1849’da çizimini yapt›¤›nda hâlâ ayaktayd›. Tiyatro: Analemma duvar›. Bugün ise sadece bir k›sm› görülebilmektedir. Bun- lar da sur tafllar› ile birlikte 1887’de ‹stanbul liman›n›n inflas› için sökülmüfllerdir. Seyirci katlar›n› tafl›yan güç- lü destek duvarlar› (analemma) s›rayla dört köfle kesme ve üç s›ra ifllenmifl tafllardan meydana gelir ve k›smen ana kayaya oyulmufl, k›smen de çimento ile birlefltirilmifl bloklardan infla edilmifltir; güneydo¤uda iki kule ile ko- runmaktad›r. D›flar›dan iki mer- diven yukar›daki s›rala- ra ulafl›r. Texier’nin çi- zimlerinde gösterdi¤i, diazomaya (cavea s›ra- lar›n› yatay olarak ay›- ran koridor) giden ba- t›daki iç merdivenden hiç iz kalmam›flt›r. Orijinal frons scenae arka odalara geçifli sa¤- layan üç kap›l› iki uzun Tiyatro girifl kap›s› (Charles Texier - 1849). dikdörtgen plânl› yap›- 105 Tiyatro Orijinal frons scenae arka odalara geçifli sa¤layan üç kap›l› iki uzun dikdörtgen plânl› yap›dan oluflur. Tiyatro: Analemma duvar›. dan oluflur. Kuzeybat› destek duvar›n›n alt tafl s›ralar›n- dan birindeki yaz›t, choregus, agonothetes, stephanep- horos gibi s›fatlara sahip Sopatros’un analemmay›, biti- flikteki merdiveni ve podiumu (bema) Dionysos ve vatan- dafllara adad›¤›n› bildirir. M.Ö. 2. yüzy›la tarihlenen bu adak, yap›y› tamamlamak ya da daha ziyade onarmak amac›n› tafl›maktayd›. Skenenin inflas›nda kullan›lan dev- flirme malzemenin bollu¤una bakarak tiyatronun Roma döneminde de onar›m gördü¤ü söylenebilir. Roma dö- nemi skenesi önceki frons scenaeden daha öne çekilmifl- tir ve bu yüzden ön cephesi yan girifllerin (parodos) iç köflelerine kadar gelmifltir. Yap› ayr›ca iki payanda ile s›- n›rlanm›fl ve kap›larla ayr›lm›fl üç nifle sahiptir. Sahnenin ahflap zemin döflemesi iki s›ra küçük sütun taraf›ndan tafl›nmaktayd›; bunlar›n ço¤u sonradan kü- çük payandalarla de¤ifltirilmifltir. Bunlardan birinde, ti- yatro temsilleri için yard›mlar› listeleyen bir yaz›t bar›n- d›r›r. Bu, tiyatronun Hellenistik dönemde ‹asos’taki önemini göstermektedir. 107 Yerleflim Alan› “Mozaikler Evi”: Mozaiklerle döflenmifl bir oda.  “Mozaikler Evi”: Mozaiklerle döflenmifl bir odadan ayr›nt›. 108 ‹asos erleflim alan› Y tepenin do¤u ve güney yamaçlar›n› kaplar. Buras› bat› yamaçtan daha aç›k ve daha az engebelidir; evler ya arazinin do¤al yap›s›na uyarlanm›fl ya da teraslar›n üzerine Tiyatronun afla¤›s›ndaki yerleflim alan›. yap›lm›flt›r. Roma döneminde mozaik- ler ve fresklerle süslü lüks evler infla edilmifltir. Tiyatronun Güneydo¤usundaki Yerleflim Alan› Di¤er bir yerleflim alan› tepe- nin do¤u taraf› boyunca, tiyatro- nun güneydo¤u kenar›n›n afla- ¤›s›nda, bir dizi yapay teras üze- rinde yer al›r. Sadece k›smen ka- z›lm›fl bu alan tafl döfleli bir yol taraf›ndan ayr›lm›fl iki bloktan (insula) oluflur. Kaz›lar tiyatro- ya, oradan da kesin bir aç›yla dö- nerek denize giden bu yolun 40 m’sini ortaya ç›karm›flt›r. Çeflitli boyutlarda, ama ge- Tiyatronun afla¤›s›ndaki yerleflim alan›. nellikle küçük odalardan mey- 109 Yerleflim Alan› VIII - VII sec. B.C. VI sec. B.C. IV sec. B.C. III - II sec. B.C. › sec. BC.- A.D. 11 II sec. A.D Byzantine 9 18 9 13 17 8 7 12 7 27 11 13 6 14 8 22 4 20 14 5 10 23 28 5 1 3 21 2 24 1 2 4 15 5/15 30 17 16 31 32 18 29 Tiyatronun afla¤›s›ndaki yerleflim alan›n›n plan›. Kaz›lar tiyatroya, oradan da kesin bir aç›yla dönerek denize giden bu yolun 40 m’sini ortaya ç›karm›flt›r. 110 ‹asos Tepenin güney yamaçlar›nda, do¤al bir teras üzerinde, di¤erlerine göre çok daha gösteriflli bir ev bulunur. dana gelen evler M.Ö. 4. yüzy›l›n ortalar›nda, M.Ö. 6. yüzy›la ait daha erken yap›lar›n kal›nt›lar›n›n üzerine yap›lm›flt›r. Yap›lar›n konumlar›ndaki de¤ifliklikler, ala- n›n her dönem kullan›ld›¤›na kan›tt›r. Roma dönemin- deki yeni iskânlar özellikle önemlidir. ‹nsula II’deki (yo- “Mozaikler Evi”nin plan›. 111 Yerleflim Alan› lun bat›s›) çok renkli mozaik döflemeli genifl bir oda M.S. 1. yüzy›la tarihlenmektedir. Mozaik üzerindeki motif- ler, genifl kare alanlar› çevreleyen eflkenar dörtgen ro- zetler, bu kare alanlar›n içindeki örgüler ile s›n›rlanm›fl dört yaprakl› yoncalar ve nihayetinde bütün zemini sa- ran meandr deseninden oluflur. “Mozaikler Evi” Tepenin güney yamaçlar›nda, do¤al bir teras üzerin- de, di¤erlerine göre çok daha gösteriflli bir ev bulunur. 112 ‹asos “Mozaikler Evi”nden bir oda. Roma ‹mparatorlu¤u’nun zirvede oldu¤u bir dönemde (M.S. 2. yüzy›l) infla edilen yap› Hellenistik mimarî ge- lene¤ini bünyesinde bar›nd›rmaktad›r. Ev genifl (13 m x 12 m), mermer döfleli ve üç yan› geometrik mozaik- lerle kapl› bir sütunlu avluya (peristylos) sahiptir. Su ih- tiyac› içeride, kayaya oyulmufl büyük bir sarn›çtan kar- fl›lanmaktad›r. Portikolu bir atrium (pastas) peristylosa bakar ve kuzeyde birbiriyle ba¤lant›l› odalarla ve bat›- daki di¤erleriyle iliflkilidir. Odalar genellikle çok renk- li ve siyah-beyaz, geometrik motifli mozaiklerle kaplan- m›flt›r. Figürlü süslemeler azd›r ve yunuslar, bir flölen- de kullan›lacak içki tak›m›ndan (iki testi aras›nda bir kadeh) ibarettir. Duvarlardaki fresklerde bitki çerçeve- leri ile çevrelenmifl ve dadodan yatay fleritlerle ayr›lm›fl paneller resmedilmifltir. Evin üst kat›ndaki odalara ba- t› kanattaki bir ya da iki merdivenle ç›k›l›r. 113 Yerleflim Alan› Öteki mozaikler “Mozaikler Evi”nden çok uzakta olmayan tepenin güney yamac›ndad›r. Tepenin Güneyindeki Yerleflim Alan› Öteki mozaikler "Mozaikler Evi"nden çok uzakta ol- mayan tepenin güney yamac›ndad›r. Bunlar›n üzerin- de geometrik desenlere, çok renkli ve figürlü panelle- re, hayvan frizlerine (bir yunus ve bir denizat›) rastla- n›r. Bu mozaiklerin bulundu¤u kompleksin kaz›s›nda baz›lar› aç›k, baz›lar› kapal› bir dizi oda, üç küçük ha- vuza sahip bir sarn›ç ve bir tuvalet gün ›fl›¤›na ç›kar›l- m›flt›r. Güneyde, kayaya oyulmufl basamaklarla denize bakan çok odal› bir binaya ulafl›l›r. Bunlardan do¤uda- ki oda duvarlar›ndaki nifllerle di¤erlerinden ayr›l›r. Tepenin do¤u yakas›nda denize bakan yap›. 115 Demeter ve Kore Kutsal Alan› Bat› körfezi.  Bir mezar›n mermer kap›s›. 116 ‹asos u kutsal alan B yar›madan›n güney ucuna do¤ru alçalan yamac›n son teras› üzerindedir. Yap›n›n kötü durumu ve çeflitli zamanlarda gerçeklefltirilen ciddi de¤ifliklikler yüzünden plân›n› tespit etmek Tepenin güney yakas›nda denize zorlaflmaktad›r. bakan yap›. M.Ö. 6. yüzy›l›n ikinci yar›s›na ait en erken yap›, farkl› boyutta iki odaya sahiptir. Bunlardan birinde, et- raf›nda küçük bir adak grubunun bulundu¤u dikdört- gen bir ocak (eskhara) vard›r. M.Ö. 5. yüzy›lda, buras› aç›k bir alan›n merkezî ögesi hâline gelmifltir. Portiko ile çevrilen alan›n bat›s›ndaki odada baflka bir adak gru- buna rastlanm›flt›r. Çok say›daki terrakotta adak figüri- ni, kutsal alan›n muhtemelen Demeter ve Kore’ye ait oldu¤unu göstermekte ve kültün Roma ‹mparatorluk Döneminde varl›¤›n› sürdürdü¤üne iflaret etmektedir. M.Ö. 4. yüzy›lda alan›n kuzeyinde, k›sa bir merdiven ve koridorla donat›lm›fl bir girifl aç›lm›flt›r. Eskharan›n içinde “Rhodos” tipinde diademli üç ter- rakotta kad›n maskesi, çeflitli kandiller ve yanm›fl ke- mikler ile birlikte yan›k tabakas›nda bulunmufltur. Bu adak buluntu yeri M.Ö. 5. yüzy›l ve sonras›na tarihle- nen nesnelerle doludur. fiimdi sayaca¤›m›z buluntular olas›l›kla Demter ve Kore kültü ile ilgilidir: Bir manto- ya sar›lm›fl oturan iki tanr›ça heykelci¤i; kad›n su tafl›- 117 Demeter ve Kore Kutsal Alan› Demeter ve Kore Kutsal Alan›’n›n plân›. y›c›lar›n› (hydrophoroi) betimleyen çeflitli figürinler; minyatür su testileri (hydra), ekmek somunu, kek, çi- çek ve meyve (nar da dahil) görünümünde sunular. M.Ö. 5. yüzy›lda, buras› aç›k bir alan›n merkezî ögesi hâline gelmifltir. 119 Akropolis Akropolisteki H›ristiyan bazilikas›n›n plân›.  Akropolisteki kalenin plân›. 120 ‹asos kropolisi A çevreleyen savunma duvar›n›n inflas› M.S. 12. - 13. yüzy›la tarihlenebilir ve geleneksel olarak Rodos fiövalyeleri ile iliflkilendirilir. Akropolisteki kale. Akropolis Üzerindeki Castrum Surlar, Bizans döneminden bir sarn›c› ve kuzeybat›- da günümüze izleri k›smen görülebilen muhtemelen Hellenistik Döneme ait küçük bir tap›na¤› bar›nd›ran yamuk biçimli bir alan› içine al›r. Bu izler sadece duvar- lar› desteklemek için kayalara aç›lan oyuklardan baflka bir fley de¤ildir. Surlar, araziye en aç›k kenarlarda bulu- nan on dört yar›m daire ya da kare kuleyle korunur, an- cak dik kayal›¤› takip eden bat› taraf›na kule yap›lmam›fl- t›r. ‹nflas› için çok say›da devflirme malzeme kullan›lm›fl- t›r; do¤u k›sm›nda daha eski binalara ait sütun tambur- lar›n› ve di¤er mimarî ögelerini görmek mümkündür. Surun iki girifli vard›r; kuzeydeki ana girifl kare plânl› iki kule taraf›ndan korunur. Akropolisteki kale. 121 Akropolis Bu izler sadece duvarlar› desteklemek için kayalara aç›lan oyuklardan baflka bir fley de¤ildir. Akropolisteki H›ristiyan Bazilikas› Tepenin do¤u taraf›nda, castrumun hemen ucunda- ki teras›n üzerinde M.S. 6. yüzy›la ait bir bazilika vard›r. Üç apsis ve bir narteksten oluflan yap›n›n önünde bir at- rium ile küçük bir sarn›ç bulunur. Yivsiz sütunlarla ayr›l- m›fl neflerin her biri daha eski bir binadan getirilmifltir; zemin geometrik motif ve paneller ile süslenmifl çok renk- li mozaiklerle döflenmifltir. Bat› nefin giriflindeki mozaik üzerinde presbyteros Artemisios (‹asos için önemli bir pagan ismi ilginç bir flekilde H›ristiyan bir çevrede varl›¤›n› sürdürmüfltür) ad›n›n geçti¤i bir adak yaz›t› vard›r. Buradaki bazilika agoradaki benzeri gibi inflas›ndan birkaç yüzy›l sonra dört apsisli bir ibadet merkezine dönüfltürülmüfl, yan›n- da da bir 10. yüzy›l mezarl›¤› ortaya geliflmifltir. Çok renk- li s›va izleri tafl›yan sütun bafll›klar› (plutea) ve hasar gör- müfl bir yaz›t (ve suna¤› destekleyen oyuklar) Bal›k Pa- zar›’nda teflhir edilmektedir. Akropolisteki H›ristiyan bazilikas›. 123 Yar›madan›n D›fl›ndaki Mezarl›klar Saat Kulesi.  Bal›k Pazar›. 124 ‹asos asos’un baz› ‹ mezarl›klar› anakarada, kuzey ve bat›daki taflralarda yer al›r. Oda mezarlar›n bulundu¤u nekropolisten silindirik mermer sunak. Kuzeydeki düz alanda yap›lan kaz›lar, Erken Bronz Ça¤› I-II (M.Ö. 3. biny›l)’na ait büyük bir mezarl›k, baz› Geç Geometrik (M.Ö. 8. ve 7. yüzy›l) mezarlar, Hellenis- tik (M.Ö. 4.-3. yüzy›llar) ve Roma ‹mparatorluk Dönemi (M.S. 3. yüzy›l) nekropolislerini gün ›fl›¤›na ç›karm›flt›r. Di¤er Hellenistik gömüler da¤›n›k bir flekilde, bat›- daki “küçük liman”› s›n›rlayan ç›k›nt›n›n üst teraslar›na yay›lm›flt›r. Bunlar arazinin yap›s›na göre, kayalar›n yük- seklik farklar› göz önüne al›narak yerlefltirilmifltir. Baz›- lar› kayaya ifllenmifl loculus tipi gömülere ve iki tafl lahit içeren oda mezarlara rastlanm›flt›r. Ayn› yamac›n afla¤› k›sm›nda, tafl oca¤›n›n yak›n›n- da, kuzey-güney do¤rultusunda iki s›ra halinde dizilmifl ve giriflleri denize bakan Roma ‹mparatorluk Dönemi oda mezarlar› vard›r. Köylüler taraf›ndan flimdi de kul- lan›lan baz› mezarlar bu alan üzerinde kurulu köyün ka- yal›k tepeliklerinde hâlen görülebilir. Prehistorik Nekropolis Erken Bronz Ça¤› I-II (M.Ö. 3. biny›l) nekropolisi flehrin kuzeyindeki düz alana yay›lm›flt›r. Buradaki arke- olojik araflt›rmalar sonucunda ço¤unlukla dikdörtgen ya 125 Yar›madan›n D›fl›ndaki Mezarl›klar Di¤er Hellenistik gömüler da¤›n›k bir flekilde, bat›daki “küçük liman”› s›n›rlayan ç›k›nt›n›n üst teraslar›na yay›lm›flt›r. da yamuk biçimli, üzeri bir ya da daha fazla yass› taflla ör- tülmüfl 96 adet tafl sand›k mezar keflfedilmifltir. Toprak yükselti ya da baflka bir iflaretle toprak alt›ndaki mezar›n yeri belirtilmekteydi. Mezarlar bir ya da daha fazla gömü (eski gömülerin kal›nt›lar› bir köflede toplanm›flt›r) içe- rebilir. Bedenler ana rahmindeki durufllar›yla elleri yüz- lerini kapatm›fl, bafllar› do¤uyu gösterecek biçimde yer- lefltirilmifltir. Ölünün yan›na az say›da ölü hediyesi de koyulmufltur. Mezarlardaki çanak çömlekler ço¤unlukla kâseler, testiler, amphoralardan oluflur; baz›lar› lug kulplar›na sahiptir ve üzerlerinde bazen beyaz ile boyanm›fl geomet- rik motifler bulunur. Buna ilâveten bak›r ve arsenik ka- r›fl›m› bronz nesneler ve tak›lar da (gümüfl ve kurflun yü- zükler, kolye boncuklar›) ele geçmifltir. Kiklat mal› bir- kaç ithal mermer vazo (bütün buluntular ‹zmir Müze- si’ndedir) ilginç buluntular aras›ndad›r. Prehistorik nekropolisten inhumasyon mezar. 126 ‹asos Hellenistik nekropolisten bir lahit. Hellenistik Nekropolis Prehistorik mezarl›¤›n üzerinde bulunan Hellenistik nekropoliste lahitler a¤›rl›ktad›r. Bunlar düzgün kesil- mifl tafllarla yap›lm›fl ve yass› tafllarla örtülmüfltür. Farkl› yönlere bakarlar ve M.Ö. 3.-2. yüzy›la tarihlenen iki ola- ¤and›fl› an›t›n (“mezar suna¤›” olarak adland›r›l›r) etra- f›nda toplanm›fllard›r. Mezarlardaki kad›nlar›n yüksek mevkiden olduklar›, zengin gömü hediyelerinden anla- fl›lmaktad›r. “Mezar sunaklar›”, lahitlerin üzerindeki plat- formlardan yükselen basamakl› dikdörtgen yap›lardan meydana gelir. “Mezar sunaklar›”n›n birinde parfüm koymak için alabastronlar ile baz›s› düz, baz›s› bask› (küçük noktalar ve iç içe geçen k›vr›mlar) ve granülasyon (çok dakik çi- zilmifl çiçek dizileri) tekni¤inde 28 alt›n varaktan oluflan bir kolye ele geçmifltir. Daha zengin olan ikinci gömü- de, parfüm için küçük bir vazo, alt›n örgülü bir pandan- tif kolye, bilezik, skarabeli bir yüzük, bir çift küpe ve bir Zincire eklenmifl küçük bir silindir üzerinde, stilize bitki motiflerinin aras›nda dans eden bask› tekni¤inde kad›nlar vard›r. 127 Yar›madan›n D›fl›ndaki Mezarl›klar kolye bulunmufltur. Sonuncu buluntu, çifte palmet flek- lindeki parçalar ve aralar›ndaki stilize nar ya da küre bon- cuklardan meydana gelen 38 alt›n varaktan oluflmufltur. Zincire eklenmifl küçük bir silindir üzerinde, stilize bit- ki motiflerinin aras›nda dans eden bask› tekni¤inde ka- d›nlar vard›r. Yüzükler ters çevrilmifl piramitler fleklin- dedir ve bunlara Hayat A¤ac›’n› temsil eden teller apli- ke edilmifltir. Ölen kad›n› saç› ise bir silindire eklenmifl yar›m küre biçimli bir çift “makara” ile süslenmiflti. “Bal›k Pazar›” Olarak Bilinen Roma Mausoleionu M.S. 1. yüzy›l su kemerinin ayakta kalm›fl kemerlerin- den birinin yan›nda büyük bir quadriporticus yap› dur- maktad›r. 20. yüzy›l›n bafl›nda ‹asos’u ziyaret eden ‹tal- yan arkeologlar›, o zamanlar büyük ölçüde topra¤a gö- mülmüfl yap›n›n Strabon’un bahsetti¤i bal›k pazar› ol- “Bal›k Pazar›” olarak bilinen Roma mausoleionun plân›. 128 ‹asos du¤unu düflünmüfltü. Yap›n›n flimdi de ayn› isimle adland›- r›lmas› bu yanl›fll›¤›n sonucu- dur. Syria etkisi gösteren yap› asl›nda M.S. 2. yüzy›la ait bir Roma mausoleionudur. Payeler üzerindeki kemer- lerden oluflan bir portiko ile s›n›rlanm›fl hemen hemen ka- re (40 m x 48m) bir alan›n or- tas›nda, basamakl› yüksek bir platform üzerinde yükselen ön cephesi dört sütunlu bir tap›- nak vard›r. Basamaklar celladan önce gelen, d›fl duvarlar› Korinthos bafll›kl› alçak kabartmal› göm- me sütunlarla bezenmifltir. “Bal›k Pazar›”: Ana girifl. Mezar odas› (10 m x 7m) ze- mine yap›lm›flt›r ve girifli ba- t›ndand›r; içinde alçak sütun- lar vard›r. Duvarlarda kemik- lerin sakland›¤› kaplar›n ko- yulmas› için nifller ve bu du- varlara bitiflik tafl sekiler bulu- nur. Avluda, an›ttan kopmufl ve 1970’lerdeki k›smî restoras- yon s›ras›nda onar›lmam›fl tafl bloklar durmaktad›r. Mausoleionun ana girifli, tap›nak merdivenlerinin önündeki do¤u portikoda yer alan kap›dand›r. Bat›daki por- tikonun orijinal beton kemer- “Bal›k Pazar›” içindeki mezar tap›na¤›n›n bat› cephesine ait restitüsyon. 129 Yar›madan›n D›fl›ndaki Mezarl›klar “Bal›k Pazar›”: Mezar tap›na¤›. Basamaklar celladan önce gelen, d›fl duvarlar› Korinthos bafll›kl› alçak kabartmal› gömme sütunlarla bezenmifltir. leri hâlen ayaktad›r; di¤er k›s›mlar›n üst yap›lar› k›smen restore edilmifltir. Kuzey ve güney kanatlar›n aras›ndaki genifl aç›kl›klardan iki eksedraya ulafl›l›r. Kuzeydeki hâlen görülebilmektedir ve birbiriyle ba¤- lant›l› ve d›flar›dan girilebilen odalara geçit verir. Bu oda- lardan ikisi siyah-beyaz mozaiklere (flimdi üzerleri örtül- müfltür) sahiptir. Merkezî eksedran›n çok renkli moza- i¤i üzerindeki lahit taraf›ndan tahrip edilmifltir. Daha ka- z›lmam›fl di¤er odalar portikonun do¤u ve bat› k›s›mla- r›n›n d›fl›ndand›r. Bu mausoleionu kendisi ya da ailesi için infla ettiren kiflinin kimli¤i bilinmemektedir, ama zaman›nda önem- li bir kiflilik olmal›yd›. Buradaki yerel mermer ticaretinin canl› oldu¤u Bi- zans döneminde, yap› flehrin yak›n›ndaki tafl ocaklar›n- dan ç›kar›lan bloklar›n depolanmas› ve ifllenmesi için kullan›lm›flt›r. 130 ‹asos “Bal›k Pazar›”: Avlu. Mausoleion, ‹asos’ta ortaya ç›kar›lan buluntular›n ser- gilendi¤i bir müze olarak 1995’te hizmete aç›lm›flt›r. fieh- ri ziyaret edenler buradaki malzemeden önemli bilgiler ö¤renecektir. Birçok heykel, yaz›t, mimarî ögeler, zemin mozaikler, Geç Geometrik döneme ait büyük bir urne (pithos) grubu ‹asos’un Arkaikten Bizans dönemine ka- dar flehrin tarihine ›fl›k tutmaktad›r. “Saat Kulesi” fiehirden 1 km uzakta, do¤u k›y›s›nda Çanac›k Te- pe’nin alçak yamaçlar›nda bir mezarl›k alan› bulunur. Buraya “Saat Kulesi” olarak adland›r›lan bir Roma me- zar an›t› hükmeder. Geç Roma ‹mparatorluk dönemine tarihlenen an›t, “kule” veya “podium” mezarlar olarak bilinen Syria mezarlar›na benzemektedir. Üst üste iki odadan meydana gelen yap›n›n çat›s› kü- çük bir kubbe ile örtülmüfltür. Üstteki küçük odan›n üç kenar›nda kemerler ve köflelerde ara duvarlar bulunur. fiehirden 1 km uzakta, do¤u k›y›s›nda Çanac›k Tepe’nin alçak yamaçlar›nda bir mezarl›k alan› bulunur. 131 Yar›madan›n D›fl›ndaki Mezarl›klar “Saat Kulesi” (Charles Texier - 1849). Öndeki kemer (flimdi kay›p olan sütunlar ile çevriliydi ve basamaklarla ç›k›l›yordu) belki de an›t›n sahibi kifli- nin heykelini bar›nd›r›yor- du. Alttaki odan›n tonozlu niflleri vard›r. Giriflin karfl›- s›ndaki nifl daha derindir ve bir platforma sahiptir. D›fla- r›da, kuzey cephede muhte- melen Orta Bizans Döne- minde, do¤udaki k›sa r›ht›m üzerinde kare plânl› bir gö- zetleme kulesi infla edilmifl- tir ‹ki kat› birbirinden ay›- ran bir saçakl›¤›n izleri var- d›r. 20. yüzy›l›n bafllar›nda ‹talyan arkeologu Giacomo Guidi an›t› tasvir etmifl ve “birbirine yak›n iki kayan›n üzerine yerlefltirilen büyük yass› tafllarla oluflturulmufl mütevaz› mezarlardan” da söz etmifltir. Bunlardan ba- Saat Kulesi. 132 ‹asos Bugün nekropolis o kadar aç›k bir flekilde seçilmez ve denize 600 m boyunca bir dizi teras ile inilen bat› düzlü¤ünün yamaçlar›ndaki yo¤un iskân yüzünden zarar görmüfltür. z›lar› hâlâ görülebilmektedir ve plânlar›na bak›l›rsa ol- dukça erken olmal›d›rlar. Guidi ayn› zamanda “Saat Ku- lesi”nin hemen arkas›nda, o zaman flimdikinden çok da- ha iyi durumda olan bir an›t daha fark etmiflti. Bu, biri- si arkada, merkezî düzlemin d›fl›nda, di¤eri do¤u cephe- sinin d›fl k›sm›nda olmak üzere iki odadan meydana ge- len dikdörtgen plânl› genifl bir yap›d›r; güney cephesi üç büyük kemere sahiptir. Oda Mezarl› Nekropolis 20. yüzy›l›n bafllar›nda ‹asos’ta bulunan ilk ‹talyan araflt›rma ekibinin çekti¤i foto¤raflar, flehrin o zamanki durumunu göstermesi aç›s›ndan ilginçtir. fiimdiki köy o tarihte mevcut de¤ildi ve k›sta¤›n yan›ndaki alanda, oda mezarlar yamaç boyunca yay›lm›flt›. Giacomo Guidi bu manzara karfl›s›nda “resim gibi bir mezarlar flehri” ifade- sini kullanm›flt›r. Bugün nekropolis o kadar aç›k bir flekilde seçilmez ve denize 600 m boyunca bir dizi teras ile inilen bat› düz- Oda mezarlara sahip nekropolis (Charles Texier - 1849). 133 Yar›madan›n D›fl›ndaki Mezarl›klar Oda mezarlara sahip nekropolis (Charles Texier - 1849). lü¤ünün yamaçlar›ndaki yo¤un iskân yüzünden zarar görmüfltür. Nekropolis M.Ö. 2. yüzy›l›n ikinci yar›s›ndan M.S. 4. yüzy›la kadar sürekli kullan›ma sahne olmufltur. Oda mezarlar iki gruba ayr›labilir. Birincisi do¤u-gü- neydo¤u yönünde iki s›ra halinde, bat›dan “küçük lima- Nekropolisten bir oda mezar›n restitüsyonu. 134 ‹asos Oda mezarlara sahip nekropolis. na” hâkim olan kayal›k s›rt›n alt k›sm› boyunca uzanan 25 adet oda mezardan meydana gelir. ‹talyan kaz› ekibi- nin yerleflti¤i alandaki baz›lar› oldukça iyi korunmufltur ve depo ifllevi görürler. ‹kinci grup ise genellikle modern köyün bulundu¤u alandaki kuzey yamaçlar boyunca da- ¤›lm›fl 60 mezar› içerir. Oda mezarlar genellikle dört köfle, tonoz çat›l›, tafl duvarl› tek bir odadan meydana gelir. Gömü odas›n›n üç köflesinde platformlar bulunur ve flimdi kay›p fresk- lerle bezelidir. Baz› mezarlara basamaklarla ulafl›l›r; di- ¤erlerinin girifli ise kenarlarda ya da öndedir. Girifllerin oldukça büyük lento ve söveleri vard›r; kap›lar ise tafltan- d›r. Lentonun ya da duvarlar›n aras›na yerlefltirilmifl tafl- lar›n üzerinde ifllenmifl ya da boya ile yaz›lm›fl k›sa cena- ze yaz›tlar› vard›r. Giriflin üzerinde yer alan, kolayca se- çilebilen bir tanesi mezar›n M. Aurelius Papas adl› bir Yahudi’ye ait oldu¤unu belirtmektedir. Bir di¤er mezar tipi, köyü kat eden ana yolun kena- r›ndaki küçük dikdörtgen lahit taraf›ndan temsil edilir. Dört köfle tafllarla örülmüfl duvar oldukça iyi iflçilik gös- terir. Girifl büyük, panelli bir tafl ile kapat›lm›flt›r. ‹çi mer- kezî bir koridor ve koridorun her iki yan›ndaki platform- 135 Yar›madan›n D›fl›ndaki Mezarl›klar Girifllerin oldukça büyük lento ve söveleri vard›r; kap›lar ise tafltand›r. lardan meydana gelir. Burada ele geçen geç dönemlere ait nesneler (haç kabartmas› tafl›yan bir kandil parças› gibi) ve amphoralar içindeki çok say›da gömü, mezar›n uzun süre kullan›ld›¤›na iflaret etmektedir. An›tsal dörtgen mezarlar ve amphora ya da “alla cap- puccina” gömüleri ‹asos nekropolisinde en az›ndan er- ken dönemlerde s›kça görülen bir olgudur. Benzer bir durum, ‹talyan kaz› ekibinin yerleflti¤i alandaki bir oda mezarda da gözlemlenir; burada 16 çocuk gömüsü (11’i amphora içinde, 3 çukur gömüsü ve bir ‘alla cappuccina’) ortaya ç›kar›lm›flt›r. Kül kaplar› olarak kullan›lm›fl amp- horalar M.Ö. 1. yüzy›l ile M.S. 1. yüzy›l aras›na tarihlenir. Oda mezarlardan birinde, bitkisel motifler ve bukra- nion ile bezeli yuvarlak bir mermer sunak bulunmufltur. fiimdi Bal›k Pazar›’nda sergilenen sunak Geç Hellenis- tik Döneme aittir. Modern köyün içinden geçen ana yo- lun kenar›ndaki mezardaki bir amphora gömüsünde or- taya ç›kar›lan mezar hediye- leri flunlard›r: ince cidarl› küçük bir kâse, Kuzey ‹tal- ya’daki Ticino iflliklerinde üretilmifl ve M.S. 1. yüzy›lda söz konusu bölgede ra¤bet görmüfl güvercin flekilli am- pulla. Bu buluntunun ‹a- sos’ta karfl›m›za ç›kmas›, ‹talya, Gallia ve Germa- nia’dan bilinen benzer bal- samarian›n Do¤u Akdeniz’e ulaflt›¤›n›n göstergesidir. ‹talyan kaz› ekibine ait alan- daki çocuk gömülerinde ölü hediyesi olarak b›rak›l- m›fl terrakotta figürinler ele Oda mezarlara sahip nekropolis: geçmifltir. Silindirik mermer sunak. 137 ‹asos’un Çevresi Do¤u Kap›s›’n›n d›fl›ndaki kilise.  “Saat Kulesi”nin arkas›ndaki Roma mezar an›t›. 138 ‹asos asos’un ‹ hinterland›n› kat eden uzun düz arazi, kuzeyde flehrin territoriumunu (khora) belirleyen Sar› Çay’›n batakl›k a¤z›na kadar devam eden tepeler taraf›ndan s›n›rlanm›flt›r. ‹asos’u çevreleyen tepeler üzerindeki savunma duvar› (Charles Texier - 1849). Kuzeydeki taflra bölgesi, Erken Bronz Ça¤›’ndan Geç Roma Dönemine kadar, en eski dönemlerden beri gö- müler için kullan›lm›flt›r. Khora genifl bir yol a¤›yla örülmüfltür. Bunlardan iki- si, günümüzde kurumufl ama antik ça¤da Miletos, Milas ve Bargylia’ya tafl›mac›l›¤› kolaylaflt›ran nehirler boyun- ca ilerlemekteydi. Di¤er yollar da vatandafllar›n flehrin s›n›rlar› içinde rahatça yolculuk etmesini sa¤l›yordu. Her zaman küçük nekropolislerle ba¤lant›l› çiftlikler, kuyu- lar, orta halli yerleflimler bu küçük yollar boyunca s›ra- lanmaktayd›. Son y›llarda yap›lan sistematik yüzey arafl- t›rmalar›nda yüzden fazla yerleflim saptanm›flt›r. Stratejik noktalardaki tepelerde kontrol ve savunma amaçl› yap›lar vard›r: gözetleme kuleleri gibi... Arazinin do¤al yap›s›n› takip ederek bat› liman›ndan deniz bo- Surlar›n, silâhlar için mazgallar› olan yar›m daire plânl› kuleleri, merdivenleri, seyirdim yollar› ve d›flar› kaçmak için pencereler ve yan kap›lar› bulunur. 139 ‹asos’un Çevresi ‹asos’u çevreleyen tepeler üzerindeki savunma duvar›. yunca zikzak bir yol izleyerek 3 km devam eden bir flehir suru, yerel bir tafl oca¤›ndan getirilen tafllarla infla edil- mifltir. Surlar›n, silâhlar için mazgallar› olan yar›m daire plânl› kuleleri, merdivenleri, seyirdim yollar› ve d›flar› kaçmak için pencereler ve yan kap›lar› bulunur. Bunun- la birlikte sadece bir tane ana girifl yap›lm›flt›r. Öte yan- dan iflçilik aceleye getirilmifltir ve pek de kaliteli de¤il- dir. Duvarlar›n yüzleri düzensizidir ve temeller hiç ifllen- memifl ya da düzeltilmemifl kayalara gelifligüzel oturtul- mufltur. Buna ra¤men, surlar oldukça karmafl›k bir plân dahilinde ve dikkate de¤er bir savunma anlay›fl›yla infla edilmifltir. Surun çeflitli karakteristikleri, özellikle Helle- nistik Dönemde (kesin tarih tart›flmal›d›r) bu alandaki geliflmeleri ortaya koymaktad›r. Bu yap› ilk önce bir hendekli kamp olarak, daha son- ra M.Ö. 405’deki felaketten sonraki (bu olay›n niteli¤i bugün tart›fl›lmaktad›r) “yeni” ‹asos’un yeri ve nihayet sürekli bir tahkimli üs olarak aç›klanm›flt›r. 1960’larda ve 1970’lerdeki araflt›rmalar surun deniz boyunca uza- nan baz› k›s›mlar›n› (flu an çok iyi durumda de¤ildir), 140 ‹asos Leleg yap›s›. daha sonra da en güneyde yap›n›n M.Ö. 4. yüzy›la tarih- lenmesine imkân veren bir grup mezar› ortaya ç›karm›fl- t›r. Yunan savunma sistemlerinin tarihini göz önünde bulunduran daha yak›n tarihli araflt›rmalar da Hellenis- tik Dönemi desteklemektedir. Dolay›s›yla masif sur du- varlar›n›n inflas›, ‹asos’un çeflitli yabanc› güçlerin, özel- likle de M›s›r’daki Ptolemaioslar ve Syria’daki Seleukosla- r›n (M.Ö. 3. yüzy›l) etkisi alt›nda oldu¤u zamana veya Makedonia kral› V. Philippos’un ordusunun flehirde ko- nuflland›¤› M.Ö. 2. yüzy›l›n ilk y›llar›na tarihlenebilir. fiehri çevreleyen tepede çeflitli yap›lar keflfedilmifltir. Bazen tek bafl›na, bazen de gruplar hâlinde görülen bu yap›lar› görmek ve incelemek, bitki örtüsünün s›kl›¤› yü- zünden imkâns›zd›r. Baz› bilim adamlar› bunlar› antik kaynaklardaki yerel halklarla iliflkilendirmifl ve “Karia/Le- leg” ifli olarak nitelendirmifltir. M.Ö. 4. yüzy›la ait bu bi- nalar bölgenin savunma sistemine dahildi ve kontrol amaçl› kullan›l›yordu. Ana yap› oval plânl›d›r; kenarlar› M.Ö. 4. yüzy›la ait bu binalar bölgenin savunma sistemine dahildi ve kontrol amaçl› kullan›l›yordu. 141 ‹asos’un Çevresi Tepeler ayr›ca an›tsal destek duvarlar›yla güçlendirilmifl teraslar üzerindeki ibadet alanlar›na da ev sahipli¤i yap›yordu. Bunlardan en önemlisi, ‹asos’un kuzeyindeki Ç›nac›k Tepe’de keflfedilmifltir. genifl bir korkulukla çevrilmifl düz bir çat›ya ya da sahte bir kubbeye ç›kan spiral bir merdivene sahiptir. Kullan›- lan malzemelere ve plân›ndaki de¤iflikliklere bak›l›rsa bina uzun süre kullan›lm›flt›r. ‹kinci bir ifllevi de, odun, kömür veya hayvanlar için bar›nakt›. Tepeler ayr›ca an›tsal destek duvarlar›yla güçlendiril- mifl teraslar üzerindeki ibadet alanlar›na da ev sahipli¤i yap›yordu. Bunlardan en önemlisi, ‹asos’un kuzeyinde- ki Ç›nac›k Tepe’de keflfedilmifltir. Birbirinden farkl› yük- seklikteki kayal›k teraslar üzerindeki alanda yer alan kült binas› M.Ö. 3. yüzy›lda infla edilmifltir. Bir vestibuleden sonra gelen üç odadan oluflur; ön cephesi güney bat›ya bakar ve girifline alçak bir merdivenle ulafl›l›r. Merkez- deki cella, belki de daha eski bir kült yeri olan derin bir oyu¤un a¤›z çevresine infla edilmifltir. Çanac›k Tepesi’ndeki kutsal alan. 142 ‹asos Bunlar yap›n›n Hellenistik Dönemden Geç ‹mparatorluk dönemine (M.S. 3. yüzy›l) kadar uzun bir süre içinde iskân gördü¤ünü kan›tlamaktad›r. Burada ele geçen kült heykeli, peplos giymifl ve ya- n›nda iki koç duran bir tanr›çay› betimlemektedir. Tan- r›çan›n Kybele oldu¤u, Hellenstik dönemde bir adak ya- z›t›ndaki “tanr›lar›n anas›” ifadesiyle (restore edilen hey- kel grubu Milas Müzesi’nde sergilenmektedir) destek- lenmektedir. Roma ‹mparatorluk Dönemi’ne (M.S. 2. yüzy›l) tarihlenen daha geç yap›lar, tap›na¤›n iç yap›s›- n› biraz de¤ifltirmifl, baz› mermer mimarî elemanlar, ör- ‹asos mermerinin ç›kt›¤› ocaklardan biri. 143 ‹asos’un Çevresi Su kemeri. ne¤in cella ile pronaos aras›daki uzun eflik tafl›, yan ta- raflardaki odalara geçifli sa¤layan girifller eklenmifltir. Çökmüfl çat›n›n kiremitleri aras›ndan birçok buluntu or- taya ç›kar›lm›flt›r. Bunlar yap›n›n Hellenistik Dönem’- den Geç ‹mparatorluk Dönemi’ne (M.S. 3. yüzy›l) kadar uzun bir süre içinde iskân gördü¤ünü kan›tlamaktad›r. Kutsal alan›n güneydo¤u köflesinde, afla¤›daki teraslar- dan birinde büyük kireçtafl› bloklardan yap›lm›fl ve muh- temelen depo ya da ev olarak kullan›lm›fl bir yap› vard›r. Buna ilâveten kal›n alç› tabakas›yla s›vanm›fl bir sarn›ç göze çarpar. Kutsal alandaki kaz›larda, M.Ö. 3. - 1. yüz- y›llara ait adak eflyalar› ve geç tarihli günlük kullan›m kaplar› (M.S. 1. - 3. yüzy›llar) gün ›fl›¤›na ç›kar›lm›flt›r. Savunma ve din d›fl›nda ‹asos territoriumu tar›m için de kullan›lm›flt›r. Hayvanc›l›k ve di¤er faaliyetler, orman- Kutsal alan›n güneydo¤u köflesinde, afla¤›daki teraslardan birinde büyük kireçtafl› bloklardan yap›lm›fl ve muhtemelen depo ya da ev olarak kullan›lm›fl bir yap› vard›r. 144 ‹asos “Saat Kulesi”nin arkas›ndaki Roma mezar an›t›. c›l›k (reçine ve yakacak için) flehrin ekonomisinde önem- li bir yer kaplamaktayd›. Yüzey araflt›rmalar›nda yerleflim ve tar›m için kullan›lm›fl yap› tespit edilmifltir. Tar›m, özellikle zeytincilik faaliyetleri birçok ya¤ presinin bu- lunmas›yla desteklenmektedir. Amphoralar›n varl›¤› muhtemelen iç pazara yönelik mütevaz› bir flarap üreti- mine iflaret eder. Bununla birlikte flehrin bafll›ca gelir kayna¤›, “‹asos” ya da “Karia” mal› olarak bilinen k›rm›- z› mermerdi. Befl k›rm›z› mermer oca¤› bilinmektedir ve hepsi de su kaynaklar›n›n yan›ndad›r. Su kemeri (M.S. 1. yüzy›l) su kaynaklar›ndan yararlanmaya izin vermek- tedir. ‹asos’un kuzeyinde 500 m kadar devam eden ya- p›, “Bal›k Pazar›” olarak bilinen Roma mausoleionunun bat› portikosuna çok yak›n geçer (yukar› bak›n›z). Ke- mereni sadece bafllang›ç bölümü iyi korunmufltur. Bi- zans savunma duvarlar› yüzünden, k›stak taraf›nda takip etti¤i yol saptanamamaktad›r.