MİLLİYET İNTERNET

		02 Aralık 2003 Pazartesi

BİZE ULAŞIN | ARŞiV | KÜNYE | HABER İNDEKSİ |

SIK KULLANILANLARA EKLE |

AÇILIŞ SAYFASI YAP

· GÜNCEL

Sinagoglara düzenlenen saldırıların talimatını veren Yusuf Polat:    'El Kaide'nin ikinci adamıyla görüşüldü'
    Polat, "Habib Aktaş ile Azad Ekinci'nin El Zevahiri ile görüştüğünü" açıkladı. Ekinci, Gürcan Baç, Abdülkadir Karakuş'un da Suriye'ye kaçtığı tespit edildi

    ERDAL KILINÇ İstanbul

    Beth Israel Sinagogu'na yapılan saldırının istihbaratını yapan ve bomba yüklü kamyonete hareket talimatını veren Yusuf Polat'ın emniyetteki sorgusunda, "örgütün lideri Habib Aktaş ile Azad Ekinci'nin, El Kaide'in ikinci adamı El Zevahiri ile birebir görüştüklerini" söylediği öğrenildi. Polat, intihar eylemcilerinin saldırıdan önce şahadet yemini ederek çektikleri kendilerine ait görüntüleri yurtdışından gelen kurye aracılığıyla El Kaide'ye gönderdiklerini de anlattı.
    10 kişilik ölüm timinin önde gelen isimleri Azad Ekinci, Gürcan Baç ve Abdülkadir Karakuş'un sahte kimliklerle Suriye'ye kaçtığı da tespit edildi. Aktaş'ın da bir başka ülkede olduğu, muhtemel bombacı ve bazı örgüt üyelerinin de İran ve Gürcistan'a kaçtıkları öne sürüldü. Bu kişilerin kırmızı bültenle aranması için çalışma başlatılacağı belirtildi.
    El Kaide ile Türkiye'deki Selefi örgütlenmenin lojistik desteğini ise Aktaş'la Arap kökenli dört kişinin sağladığı öne sürüldü. El Kaide üyesi Arapların, Beyazıt'taki tekstil firmasına işadamı kimliğiyle geldikleri ve kuryeler aracılığıyla da para gönderdikleri vurgulandı. Türkiye'deki örgüt üyelerinin kendi legal ticari faaliyetlerinden elde edilen gelirleri de örgüt için kullandıkları bildirildi.
    İstanbul'da evlere baskın düzenleyen polis, birçok kaset ele geçirdi. Bu kasetlerde, Afganistan ve Çeçenistan' da El Kaide üyelerinin savaşta öldürdükleri askerlerin canlı canlı boğazlanışı ile uçak ve helikopterlere düzenlenen saldırıların ardından teröristlerin sevinç görüntülerinin yer aldığı öğrenildi.

    Uğurlu'nun ders notları
    Feridun Uğurlu'nun Kartal'daki evinde yapılan aramada cami cemaatini etkilemek ve Selefi anlayışının yaygınlaşması için halka verdiği ders notları da ele geçirildi. Bu notlara göre Uğurlu, sadece cihad ayetlerini ders olarak okutuyor, sürekli ölümden bahseden dersler vererek şehit olacaklarına inandırıyor. Öte yandan, taban oluşturmak için 1996'da Suriye'de açılan Selefi yurtlarına adam gönderildiği, burada eğitim alan kişilerin Türkiye'ye sempatizan topladıkları öğrenildi. Suriye'de yakalanan 22 kişinin, bu yurtlarda eğitim aldığı bildirildi.

    Ekinci'den yeni örgüt    ANKARA Milliyet
    İstanbul'da saldırıların mimarı olarak aranan Azad Ekinci'nin yeni örgüt oluşumu içinde yer aldığı öne sürüldü. Saldırılarla ilgili yürütülen soruşturmada, kendisine "Ebu Nidal" kod ismini veren Ekinci'nin eylemler öncesinde Ladin'le aynı çizgide olduğu bilinen bir Selefi grubun lideri F.B. ile görüşerek eylem planları yaptığı belirtildi. Afganistan ve Pakistan bölgesine giderek Ladin'e yakın unsurlarla görüştüğü ve silahlı eğitim aldığı belirtilen Ekinci'nin "Müslüman Gençlik Oluşum - Tohum Grubu" adıyla yeni örgütlenme çalışmaları başlattığı öne sürüldü. Ekinci'nin kurmaya çalıştığı örgütün El Kaide çizgisindeki Beyyiat El İmam (İmamlar Birliği) örgütü çerçevesinde faaliyet göstermeye çalıştığı tespit edildi. Bu arada Emniyet, Türkiye'de El Kaide'yi benimseyen Selefi ve Vahhabi çizgisinde 10 ayrı grup ve oluşumun faaliyet gösterdiğini saptadı.

    'Muhafazakâr ve cana yakındı'    ŞERİF ÇIRAY Ankara
    İstanbul'daki saldırıların mimarı Azad Ekinci'yle ilişkisi olduğu tespit edilerek önceki gün Suriye'de yakalanarak Türkiye'ye getirilen Hilmi Tuğluoğlu'nun, Ankara'da kurduğu bir şirkette ikinci el bilgisayar alıp sattığı, daha sonra bu şirketi devrettiği ortaya çıktı. 2000'de Aykut Dulkadir ve Bilge Kurmuş'la birlikte Meşrutiyet Caddesi'nde Sis Bilgisayar Yazılım Donanım Elektronik Pazarlama ve Dış Ticaret Limited Şirketi'ni kurduğu belirlenen Tuğluoğlu'nun, bir yıl sonra şirketi Kurmuş'a devrettiği belirlendi. Bingöllü Kurmuş da şirketi şimdiki sahipleri Sabahattin Kazan ve Nazım Akkaya'ya devretti. Tuğluoğlu'nun şirkete 7 - 8 ay öncesine kadar haftada 1-2 kez gelip alışveriş yaptığını söyleyen Kazan, şöyle konuştu: "Ofisi yoktu. Gazetelere verdiği ilanlarla ikinci el bilgisayarları satardı. Muhafazakâr birisiydi. Konuşkan, cana yakındı. Spor giyinirdi. Ondan böyle bir şeyi hiç ummazdık. Benim telefon faturalarımı da o tahsil ederdi."

    Kardeşleri de İsviçre'ye kaçmış    DHA
    Suriye'de yakalanan Hilmi Tuğluoğlu'nun daha önce bir Hizbullah operasyonunda gözaltına alındığı belirlendi. Ailesi Konya Kula'da yaşayan Tuğluoğlu'nun İBDA-C üyesi iki kardeşi de İsviçre'den siyasi sığınma talebinde bulundu. İki ay önce eşiyle Suriye'ye gittiği tespit edilen Tuğluoğlu'nun aşçılık yapan babası Zühtü, annesi Nadire ve kardeşi Ramazan'ı Konya polisi gözaltına aldı. İfadeleri alındıktan sonra serbest bırakılan Zühtü Tuğluoğlu, "Hilmi ve eşinin Suriye'ye gittiğinden haberimiz yok. Diğer iki oğlum İsviçre'de" dedi. Ramazan Tuğluoğlu da olayları basından öğrendiğini söyledi.

    'Tavuk bile kesemezdi'
    Tuğluoğlu'nun Kula'da yaşayan kapınpederi Mustafa Ünver de, damadını "Ben damadıma köyde tavuk bile kestiremezdim" sözleriyle anlattı. Ünver şöyle konuştu: "Kızımın ve damadımın böyle bir işe girişmiş olabileceklerine de ihtimal vermiyorum. İki ay önce köye gelen damadım, 'Bilgisayar işini artık Suriye'de yapacağım' dedi. Sonra bir daha görmedim. Damadım eşine, çocuklarına, bize çok iyi davranırdı." Vatandaşlar da sık sık Suriye'ye giden Tuğluoğlu'nun evlendikten sonra tarikata girdiğini iddia etti.

    İki yeni gözaltı    BERİL ÖZCAN İstanbul
    İstanbul'daki saldırılara ilişkin gözaltına alınarak sorgulanan intihar eylemcisi Mesut Çabuk'un eşi Ayşe Çabuk ile Bedriye Arslan serbest bırakılırken, iki yeni zanlı gözaltına alındı. İki zanlı sinagoglara yönelik saldırılara ilişkin soruşturmayı yürüten DGM Savcısı tarafından sorguya alındı.